Yoğun bakım üniteleri, yaşamı tehdit eden hastalıklarla mücadele eden hastaların tedavi gördüğü özel birimlerdir. Bu birimler, hastaların hayati risklerini en aza indirmek için ekipman kalitesi, personelin uzmanlığı ve hijyen gibi önemli unsurlara odaklanır. Hastanelerimizdeki yoğun bakım üniteleri, modern ve son teknolojiye sahip cihazlarla donatılmış olup, hastaları 24 saat boyunca titiz bir şekilde izler.
Yoğun bakım birimlerinde, uzman doktorlar, hemşireler ve diğer sağlık profesyonelleri hizmet verir. Bu birimlerde yatan hastaların tüm ileri düzey laboratuvar testleri yapılırken, dijital röntgen çekimleri, doppler ve ultrasonografi gibi tetkikler de uygulanır. Ayrıca, BT (bilgisayarlı tomografi) ve MR (manyetik rezonans) gibi özel ekipmanlarla desteklenen hizmetler sunulur. Mekanik ventilasyon, vazopressör ilaçlar ve sürekli diyaliz gibi mekanik ve farmakolojik yaşam destekleri de hastalara sağlanır.
Yoğun Bakım Ünitelerinin Önemi Nedir?
Sağlık hizmetlerine başvuran hastalar, durumlarının ciddiyetine ve genel sağlık durumlarına göre tanı, takip ve tedavi hizmetlerini alırlar. Hızla kötüleşebilecek durumdaki hastaların hastanede yatarak takip ve tedavi edilmesi önemlidir. Ancak, periyodik bakımın yetersiz olduğu ve ciddi bir hastalık tablosu olan hastalarda, mekanik solunum ve dolaşım desteğine ihtiyaç duyulan durumlarda, temel ve ileri yaşam desteği gerektiren hastalıklarda, yoğun bakım ünitelerinde hizmet almak gereklidir.
İlginizi çekebilir: Kalp Krizi Neden Meydana Gelir? Belirtileri Nelerdir?
Aksi halde, hastaların kalıcı zarar görmesi ve hayati tehlikeyle karşılaşması mümkündür. Sağlık kurumlarının etkili bir şekilde hizmet verebilmesi için yeterli düzeyde yoğun bakım ünitelerinin oluşturulması büyük önem taşımaktadır. Koronavirüs pandemisiyle birlikte özellikle solunum yetmezliğine bağlı hastalıkların artması, yoğun bakım ihtiyacını önemli ölçüde artırmıştır.
Bu durum, sağlık hizmeti sağlayıcılarının yoğun bakım kapasitesinin yeni hastaları karşılamada yetersiz kalmasına neden olabilir. Bu durum da COVID-19 ve diğer yoğun bakım gerektiren hastalıklara etkili müdahalelerin sınırlanmasına yol açabilir. Bu nedenle, sağlık hizmeti sağlayıcılarında yeterli kapasiteye ve etkinliğe sahip yoğun bakım ünitelerinin bulunması, halk sağlığı açısından son derece önemlidir.
Yoğum Bakım Ünitesi Hangi Hastalıklara Bakar?
Yoğun bakım üniteleri, tedavi edilen hastalığa bağlı olarak farklı tıbbi alanlara ayrılmıştır ve her biri özel ekipman ve uzman doktorlar içerir. Örneğin, dahiliye yoğun bakım servislerinde iç hastalıklarının tedavisi sağlanırken, cerrahi yoğun bakımda ameliyat veya girişimsel işlemler gerektiren hastalıkların izlemi yapılır. Ayrıca, yoğun bakım birimlerindeki kritik hastaların izlem ve tedavisi şu şekilde özetlenebilir:
- Bypass ameliyatı, açık kalp cerrahisi, beyin cerrahisi, organ nakli gibi önemli cerrahi müdahaleler,
- Kafa travmaları veya omurilik yaralanmaları gibi ciddi fiziksel hasarlar,
- Kalp damarlarının tıkanması sonucu gelişen kalp krizi,
- Beyin damarlarının tıkanmasıyla oluşan inme,
- Kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH) gibi solunum problemline yol açan akciğer hastalıkları,
- Hayati organlarımızın yetmezlikleri, örneğin karaciğer, böbrek, ve kalp gibi,
- Kanda ve diğer organlarda yaygın enfeksiyonlara neden olan sepsis gibi hastalıklar,
- Diyabet gibi ciddi komplikasyonlarla seyreden içsel hastalıklar,
- Beyin ve omurilik hastalıkları, ağır nörolojik semptomlarla seyreden,
- Bilinç ve nörolojik yetilerde zayıflamaya yol açan hastalıklar, örneğin koma,
- İlaç veya madde kullanımına bağlı zehirlenmeler gibi durumlar.
Yoğun Bakım İle İlgili Videolar
