Sağlıklı Yaşam

Glukoz Nedir? Ne İşe Yarar?

Kan şekeri veya glukoz kanda bulunan ana şekerdir. Vücut yediğimiz yiyeceklerden glikoz alıyor. Bu şeker önemli bir enerji kaynağıdır ve vücudun organlarına, kaslarına ve sinir sistemine besin sağlar. Glukoz emilmesi, depolanması ve üretimi, ince bağırsak, karaciğer ve pankreas organlarını içeren karmaşık işlemlerle sürekli olarak düzenlenir.

glukoz 1

Glikoz, bir kişi karbonhidratlar yedikten sonra kan dolaşımına girer. Endokrin sistem, kan dolaşımındaki glikoz seviyelerini pankreasta kullanarak kontrol altında tutar. Bu organ insülin hormonunu üretir. Bir insan protein veya karbonhidrat tükettikten sonra serbest bırakır. İnsülin, karaciğerde fazla glikozu glikojen olarak gönderir.

Pankreas ayrıca, gerektiğinde kan şekeri seviyesini yükselterek, insülinin tersini yapan glukagon adı verilen bir hormon üretir. Vücut kanda daha fazla şekere ihtiyaç duyduğunda, glukagon karaciğeri, glikojeni tekrar glikoza dönüştürmek ve kan dolaşımına salıvermek için işaret eder. Bu sürece glikojenoliz denir.

Normal Kan Şekeri

Çoğu insan için, yemekten önce desilitre başına 80 ila 99 miligram şeker ve yemekten sonra 80 ila 140 mg / dl normaldir. Amerikan Diyabet Derneği, diyabeti olan gebe olmayan yetişkinlerin çoğunun yemekten önce 80 ila 130 mg / dl ve yemekten sonra 1-2 saatte 180 mg / dl’den az olması gerektiğini söylüyor.

Kan şekeri seviyelerindeki bu yemekler, yemeklerden önce ve sonra, vücudun glukozu emme ve saklama şeklini yansıtır. Yemekten sonra vücudunuz gıdalardaki karbonhidratları, ince bağırsağın emebileceği glikoz da dahil olmak üzere daha küçük parçalara böler.

glukoz 2

Problemler

Hücreler, insüline karşı tolerans geliştirerek, pankreasın kan şekeri seviyelerinizi gereken miktarda düşürmek için daha fazla insülin üretmesini ve salınmasını gerekli kılabilir. Sonunda, vücut, şekere vücuda yetişmek için yeterli insülin üretemez.

Hipoglisemi adı verilen durumda, vücut yeterince şeker üretememektedir. Bu bozukluğu olan kişiler kan şekeri 70 mg / dL veya altına düştüğünde tedaviye ihtiyaç duyarlar.Uzmanlara göre, hipoglisemi belirtileri şunlar olabilir:

  • Ağız çevresinde karıncalanma hissi
  • Sakatlık
  • Terlemek
  • Düzensiz bir kalp ritmi
  • Yorgunluk
  • Soluk ten
  • Uyku sırasında ağlamak
  • Kaygı
  • Açlık
  • Sinirlilik

glukoz 3

Sağlıklı Kiloyu Korumak

Herhangi bir kilo kaybı programına başlamadan önce, sizin için ideal kilonun ne olması gerektiği konusunda uzman bir sağlık uzmanıyla görüşün.

Diyet Planlama

İşlenmiş veya hazırlanmış yiyecekler yerine meyve ve sebzeler gibi işlenmemiş yiyecekleri tercih edin. Vücudunuzun hızlı bir şekilde sindirebileceği, çerezler ve krakerler gibi birçok basit karbonhidrat içeren yiyecekler, insülin seviyelerini yükseltir ve pankreas üzerinde ek strese neden olur.

Ayrıca, doymuş yağlardan kaçının ve bunun yerine doymamış yağları ve yüksek lifli gıdaları tercih edin. Diyetinize fındık, sebze, otlar ve baharatlar eklemeyi düşünün. Günde 30 dakika süren tempolu bir yürüyüş, kan şekeri seviyelerini büyük ölçüde azaltabilir ve insülin duyarlılığını artırabilir.

Mineral Seviyelerinin Kontrol Edilmesi

Araştırmalar ayrıca magnezyumun insülinin işini yapmasına yardım etmede hayati bir rol oynadığını gösteriyor. Dolayısıyla sağladığı diğer sağlık yararlarına ek olarak, yeterli bir magnezyum seviyesi de insüline toleranslı olma olasılığını azaltabilir.

glukoz 4

İnsülin Seviyelerini Kontrol Ettirin

Birçok doktor kan şekerini test eder ve öncelikle prediyabet veya tip 2 diyabeti tespit eden bir A1C testi yapar. İnsülin kontrolü sık sık kontrol ettirin.

Glukoz ile ilgili videolar

Kaynak
Sözcü

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu