Tıkanırcasına Yeme Bozukluğu Nedir? Belirtileri ve Tedavi Yöntemleri Neler?
Tıkanırcasına yeme bozukluğu, sık rastlanan yeme bozukluğu türlerinden birini temsil eder. Bu tip yeme bozukluğu yaşayan bireyler, yeme atakları sırasında kontrolü kaybederek sürekli bir biçimde besin tüketebilirler. Hastalar, normalde tüketmeleri gereken miktarın iki veya üç katından fazlasını sadece 1-2 saat içinde tüketebilirler. Bu tür bozukluklar genellikle obezite ile mücadele eden bireylerde gözlenir ve bu durum, bir dizi farklı sağlık sorununa yol açabilir.
Tıkanırcasına yeme bozukluğu, diğer yeme bozukluklarından farklılık gösteren belirgin özellikler içerir; bireyler, aşırı yeme nöbetleri sonrasında kusma, aşırı egzersiz yapma veya uzun süreli açlık gibi davranışlara yönelmezler. Hastalar, aşırı yeme ataklarının ardından suçluluk ve utanç duygularıyla karşılaşırlar.
Bu bireyler genellikle depresyon belirtileri gösterir ve yaşadıkları suçluluk ve rahatsızlık hissiyle baş etmek adına tekrar yeme yolunu tercih edebilirler. Yeme atakları sırasında tüketilen besinleri genellikle aileleri ve çevreleri göz önünde bulundurarak gizlice tüketme eğilimindedirler.
Tıkanırcasına Yeme Bozukluğu Belirtileri Nelerdir?
Tıkanırcasına yeme bozukluğu belirtileri, bireyden bireye değişen pek çok farklı semptomla ortaya çıkabilir. Bu tür bir bozukluğun en yaygın belirtisi, kişinin aniden ortaya çıkan ve normalden çok daha fazla yemeye neden olan yeme ataklarıdır. Bununla birlikte, bireylerde çeşitli belirtiler de gözlemlenebilir. Tıkanırcasına yeme bozukluğu belirtileri genel itibari ile şu şekildedir;
- Yeme atakları esnasında tüketilen besinleri normalden çok daha hızlı ve hırsla tüketme
- Yeme atakları sırasında yemek yeme davranışının kontrol edilememesi
- Yemek yeme eyleminin rahatsızlık hissi oluşana kadar devam etmesi
- Doyma durumunun tamamen ortadan kalkması
- Yeme ataklarının ardından suçluluk ve utanç duyguları
- Suçluluk duygusunun ardından aile, çevre ve toplumdan uzaklaşma
Tıkanırcasına Yeme Bozukluğu Nedenleri Nelerdir?
Tıkınırcasına yeme bozukluğunun kesin nedeni bilinmemektedir. Diğer bozukluklarda olduğu gibi, yeme bozukluğunun ortaya çıkmasında etkili olan bazı faktörler arasında depresyon, stres, anksiyete ve travma sonrası stres bozukluğu gibi psikolojik etmenler bulunmaktadır.
Bu bozukluğun nedenleri arasında dikkat çeken bir diğer unsur ise genetik faktörlerdir. Aile içinde bu tür bir bozukluğa sahip olan veya aşırı kilo ve aşırı yeme ile ilgili sorunlar yaşayan bireylerde görülme riski daha yüksektir.
Özgüven eksikliği de bu duruma yol açan bir diğer etkendir. Kendine güveni olmayan bireyler, genellikle yiyeceklere yönelebilirler. Özgüveni düşük olan kişiler genellikle bireysel memnuniyetsizlik yaşarlar ve bu durumu aşırı yeme ile dengelemeye çalışırlar.
Tıkanırcasına Yeme Bozukluğu Tedavisi
Tıkanırcasına yeme bozukluğu tedavisi, hastalığın temelinde yatan nedenlere bağlı olarak ve tanı konulduğunda uygulanır. Tedavinin ana hedefi, ortaya çıkan yeme ataklarını kontrol altına almak ve uzun süreli olarak engellemektir.
Tedavi sürecinde, psikiyatri doktoru tarafından yönlendirilen ilaç tedavisi veya altta yatan farklı psikolojik etkenlere bağlı olarak antidepresan kullanımı gerekebilir. Bu tür ilaçlar sadece uzmanlar tarafından tavsiye edilir ve reçete edilir. Ayrıca, bireyin uzman bir psikolog veya psikiyatristten psikoterapi alması da önemlidir.
Hastalığın temelinde yatan nedenin psikolojik faktörler olduğu belirlendiğinde, tedavi genellikle psikoterapi yöntemleriyle gerçekleştirilebilir. Ayrıca, tıkınırcasına yeme bozukluğu tedavisinde bir dizi teknik ve yöntem bulunmaktadır. Bu yöntemler şunlardır:
Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT): Bireyin bedeni ve vücuduyla ilgili olumsuz duygular veya depresif durumlar gibi sorunlarla daha etkili bir şekilde başa çıkmasına yardımcı olabilir. Davranışları kontrol etme ve yeme alışkanlıklarını düzenleme konusunda etkili bir terapi yöntemidir.
Kişilerarası Psikoterapi: Kişilerarası Psikoterapi, bireyin farklı kişilerle olan ilişkilerini ele alır. Terapinin hedefi, bireyin kişilerarası becerilerini geliştirmektir. Aile, arkadaş ve çevre ilişkilerini daha sağlıklı bir hale getirme amacı güdülür. Bu tür nedenlerle ortaya çıkabilecek yeme atakları önlenmeye çalışılır.
Diyalektik Davranış Terapisi: Diyalektik davranış terapisinde, bireyin yaşadığı stresi ve duyguları etkili bir şekilde kontrol etme becerisi öğretilir. Stres ve duygu durumları sırasında ortaya çıkan yeme atakları ve aşırı yeme isteği azaltılmaya çaba gösterilir.
İlaç Tedavisi: Terapilerle birlikte, uzman tavsiyesi üzerine kullanılabilecek ilaçlar arasında antidepresanlar bulunabilir. Antidepresanlar, aşırı yeme eğilimini azaltabilir. Duygusal dalgalanmalarda ve ruh halinin değişmesi sırasında yeme ataklarını önlemede yardımcı olabilir. Ayrıca, psikolojik tedavi sonrasında birey, beslenme uzmanından destek alarak yeme alışkanlıklarında değişiklik yapabilir.