Yaşam

Kendi Kendini Gıdıklamak Mümkün mü?

kendi kendimizi gıdıklamak mümkün mü

İnsan beyni çok gizemlidir. Bu gizemlerden biri de insanın kendi kendisini gıdıklayamamasıdır. Haydi elimize bir kuş tüyü alalım ve ayak tabanlarımızı gıdıklayalım. Gıdıklanmadınız değil mi?

Şimdi bir de bir arkadaşımızdan aynı işlemi yapmasını isteyelim. İlkinde yüz ifademiz bile değişmezken ikincisinde nasıl da gıdıklandık değil mi ? Hem zevk hem de acı veren bu duyguyu nasıl oluyor da kendi kendimizi gıdıklamaya çalıştığımızda hissedemiyoruz?

başkası tarafından gıdıklanmak

Bir zamanlar çocuklukta merak edilen bu sorunun cevabı bugünlerde nörologların da dikkatini çekmektedir. Avustralya’daki Monash Üniversitesi’nden George Van Doorn, bu durumun “bilinç ve öz ayrımsama gibi daha büyük sorulara kapıları araladığını” söylüyor. Bu nedenle insanların kendi kendilerini gıdıklayabilmeleri için bir takım deneyler yapıyor.

Beyinciğin Öngörüsü

Kendi hareketlerimiz ile başkalarının hareketlerini ayırt edebilmek kendimizle dış varlıkları duyumsamamızın temelini oluşturur. En akıllı robotlar bile bu özelliği taklit edemez.

Londra Üniversitesi’nde görevli Sarah Jayne Blakemore, kendi hareketlerimiz ile dış kaynaklı hareketleri ayırt ederken beynin çok kısa bir sürede verdiği bu kararı inceleyen ilk bilim insanlarından biri olmuştur. Deneklerin avuç içleri hem başkaları tarafından gıdıklanırken hem de kendileri gıdıklarken beyin röntgenleri çekilmiştir.

gıdıklanma duyusu nasıl hissedilir

Blakemore, uzuvlarımızı hareket ettirdiğimizde beyinciğin bu hareketlere dair öngörülerde bulunabildiğini ve dokunmayla ilgili duyuların işlemden geçirildiği duyusal aktiviteyi geri plana ittiğini ve ikinci bir sinyalin gönderildiğini fark etti. Bu sinyal sayesinde insanın kendi kendisini gıdıklarken, başkalarının kendisini gıdıkladığı andaki kadar yoğun duygular hissetmeyip tepkisiz kaldığını gördü.

Beden Değiştirme

beden değiştirmek mümkün mü 3

Blakemore bu süreci atlatıp, bir insanın kendi kendilerini gıdıklamasının mümkün olabileceğini kanıtlamaya çalıştı. Bunu kanıtlamak için ise deneklerinin bir çubuğun ucundaki süngerle hiç ara vermeden ya da çok ufak aralıklarla kendi avuç içlerini gıdıklamalarını sağlayacak bir düzenek icat etti.

Gecikme süresi arttıkça süngerin gıdıklanma duyusu yaratma şiddetinin de artığı görüldü. Bu duruma beyindeki öngörü ile kişinin kendi gerçek duyumu arasında bir uyum olmaması neden oluyordu.

Blakemore’un çalışmasından sonra başka araştırmacılar insanın kendi kendisini gıdıklamasının mümkün olabileceğini kanıtlamak istedi. Manyetik beyin uyarılarıyla kişinin ayaklarının hareketlerini kontrol ederek kendi iradesi dışında kendi elleriyle kendi ayaklarını gıdıklamasının mümkün olduğu görüldü.

İnsanın kendi kendini gıdıklayabilmesi konusunda birçok farklı deney yapıldı ve ortaya bazı kafa karıştırıcı sonuçlar da çıktı. Örnek vermek gerekirse Van Doorn, yaptığı deneylerde deneklerinin kendi vücutlarını başkalarının gözünden görmelerini sağlamak istedi ve deneklerine videolu gözlükler taktı.

Deneye katılan kişiler önlerinde oturan kişinin gözleriyle kendi vücutlarına baktılar. Zamanla ise deney yapan kişinin vücudunu kendi vücutları gibi algılamaya başladılar.

Bu yanılgı içinde denekler hem kendilerini hem de önlerinde oturan kişinin bedenini aynı anda gıdıklamalarını sağlayacak bir kolu hareket ettirdiler. Hangi bedenin kendi bedenleri olduğuna karar veremeyen deneklerin gıdıklanma duyuları harekete geçmedi ve gıdıklanmadılar.

Van Doorn bu deneyden hareketle vardığı sonucu şu sözlerle açıklıyor:  “Başkasının bedenine geçtiğinizi sansanız da kendi kendinizi gıdıklamanız mümkün değildir.” Rüyada da insanın kendi kendisini gıdıklamasına imkan olmadığı görüldü.

Van Doorn, şizofreni hastalarının kendi kendilerini gıdıklayabildiklerini söylüyor. Bunun sebebini ise kuruntusal olarak harekete geçmesiyle ya da hareketlerinin kaynağını ayırt etmede sorun yaşamalarıyla bağlantılı olabileceğini söyleyerek açıklıyor.

Kaynak
bbc
Başa dön tuşu