Yaşam

Yaşadıkları Döneme ve Sonrasına İlham Olmuş 3 Öncü Türk Kadın

Öncü Türk Kadınlar

Yaşadıkları Döneme ve Sonrasına İlham Olmuş 3 Öncü Türk Kadın: Tarih boyunca kadınlar sayısız zorluklarla karşı karşıya kaldılar. Çoğu zaman yaşadıkları hayatta kendilerine yer bulamadılar. Ancak öyle kadınlar vardı ki cesaret ve kararlılıkla seçtikleri alanda mücadele etmeyi asla bırakmadı. Günümüzde isimleri az biliniyor olsa da onlar bugün sahip olduğumuz haklarımız, güvenliğimiz ve refahımız için birer kahraman gibi mücadele etti. İşte yaşadığı döneme ve sonrasına ilham olmuş 3 öncü Türk Kadınımız ve muhteşem hikayeleri…

1. İlk romancımız: Fatma Aliye Topuz

öncü türk kadın

Bir Hanım takma adıyla Fransızcadan Türkçeye çevirdiği romanlarla başlamıştı Fatma Aliye’nin hikayesi. Fatma Aliye ne ailesinden ne de herhangi bir okuldan eğitim almadı. Abisi Sedat Bey’in aldığı özel dersleri dinleyerek kendini geliştirdi. Bu derslerin arasında en çok Fransızcayı sevdi, tutku derecesinde bağlandı. Daha sonraları ise bu dilden çeviri yapabilecek seviyeye ulaşmak için çok çabaladı.

Dile hâkim olmak için mücadele verdiği yılların ardından o artık evli ve dört çocuk annesiydi ancak annelik sıfatının altında ezilmeyi seçmedi; yaptığı çevirilerle başarısını kanıtladı. 1891’de Ahmet Mithat Efendi ile birlikte Hayal ve Hakikat adlı romanı yazarak bir ilke imza attı. Yazdığı eserlerle edebiyat, fikirleriyle Türk düşünce dünyasına bir kadının da ziyadesiyle katkı sağlayabileceğini göstermiş oldu.

Günümüzde Fatma Aliye Topuz’un fotoğrafı 2009 yılında yayınlanan 50 TL’lik banknotların üstünde yer almaktadır. Tıpkı gökyüzü gibi yeni açılan bir sayfanın da sınırı yoktur. Türk edebiyatı ve İslam coğrafyasının ilk kadın romancısı Fatma Aliye nam-ı diğer Bir Hanım’ın açtığı sayfayı doldurmakta olan kadınlarımıza selam olsun!

2. İlk yarışçımız: Samiye Cahid Morkaya

yasadigi doneme ve sonrasina ilham olmus 3 oncu Turk Kadinimiz 2 gamzekutlugil

Silivrikapı’lı Samiye Cahid Morkaya Türkiye’nin ilk ehliyetli kadın sürücüsüdür. O dönem Otomobil Kulübü’nün düzenlediği yarışlarda sık sık dereceye giren Samiye Hanım, 1931 yılında İstinye-Zincirlikuyu arasında düzenlenen parkurda yarışmaya katılır ve birinci gelir. Kupasını Belediye Reisi’nin elinden almak üzere iken yarışta ikinci gelen Vehbi Bey “Yarışa bayan alınmasaydı birinci ben olacaktım” diyerek sonuca itiraz eder. Ancak Samiye Hanım’ın aldığı birincilikten vazgeçmeye niyeti yoktur. Konu adliyeye taşınır ve Sultanahmet Sulh Hukuk Mahkemesinde hakim kararını verir: “Bir kadın da otomobil yarışlarına katılabilir ve birinci gelebilir.” Karar ile Samiye Hanım’ın birinciliği onaylanır ve 1972 yılındaki vefatına kadar tutkusundan asla vazgeçmez. Bindiği otomobiliyle yalnızca yarış çizgisini değil, birçok ön yargıyı da ezip geçti Samiye Hanım. Rahmet ve minnetle…

3. İlk kadın doktorumuz: Safiye Ali

yasadigi doneme ve sonrasina ilham olmus 3 oncu Turk Kadinimiz 3 gamzekutlugil

Yaşadığı yıllarda kız çocukları okula dahi gönderilmezken o, 1916 yılında 16 yaşında iken okulunu başarıyla bitirdi. Küçük yaşlardan itibaren doktor olmak için için tıp tahsili almak istiyordu. Ancak o yıllarda Osmanlı’da kadınların tıp okumalarına izin verilmiyordu. Birçok başarısız girişimin ardından Safiye Ali’nin yurtdışına gitmekten başka çaresi kalmamıştı.

Zorlu bir sürecin ardından dönemin Maarif Nazırı Ahmet Şükrü Bey’in yardımıyla devlet bursu alarak Almanya’da bir tıp fakültesine kaydını yaptırdı. 1921 yılında birincilikle bitirdiği tıp fakültesinden mezun oldu ve ülkesine dönüş yaptı. 1923 yılında Türkiye’nin ilk kadın doktoru olarak icazetnamesini aldı ve bir muayehane açtı. İlk zamanlar muayehanesine cinsiyeti sebebi ile kimse gelmiyordu.

Tabuları yıkmak kolay değildi, biliyordu. Bir süre sonra hastaları gelmeye başlasa da kadın olduğu için meslektaşlarından daha az ücret teklif ediliyordu. Safiye Ali mesleğini tüm ön yargılara rağmen ömrünün sonuna kadar icra etmeye devam etti; Türk kadını toplumda yer edinmeliydi. Şimdi Safiye Ali’ye kim yalnızca bir doktor diyebilir, kararlı duruşuyla yolumuzu açmış bir savaşçıdır o.

Mücadelenin ne demek olduğunu bilen kadınların hikayelerinden yalnızca üçünü yazmış olsak da, dünyanın dört köşesinde her an binlercesinin yazıldığını biliyoruz. Ne olursa olsun inancını kaybetmeyen ve asla vazgeçmeyen kadınlarımıza ilham olsun.

Dünya Kadınlar Günü’müz kutlu olsun!

Öncü Türk Kadınları ile ilgili video

 

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu