Trombosit Nedir? Ne İşe Yarar?
Trombosit, kanımızda pıhtı oluşturan ve kanamayı durduran ya da önleyen küçük, renksiz hücre parçalarıdır. Trombositler, kemiğin içinde yer alan sünger benzeri doku olan kemik iliğinde bulunur. Kemik iliği, genel tabiri ile kırmızı kan hücrelerini, beyaz kan hücrelerine ve trombositlere çeviri kök hücreler içeren bir yapıdır.
Trombosit Ne İçin Kullanılır?
Trombositler vücudumuzdaki kanamayı kontrol eder. Bu nedenle organ nakli gibi ameliyatlarda hayatta kalmanın yanı sıra kanser, kronik hastalıklar ve travmatik yaralanmalarla savaşmak için gerekli olabilirler.
Kendi trombositleri yeterli olmayan hastalara, trombositopeni olarak bilinen bir duruma ya da bir kişinin trombositleri düzgün çalışmadığında donör trombositleri verilir. Hastanın kan trombosit sayısını yükseltmek, tehlikeli ve hatta ölümcül kanama riskini azaltır.
Trombositlerin birincil grevi, vücutta bir yaralanma olduğunda kanamayı durdurmaktır. Yarayı kapatmak için kan pıhtısı adı verilen bir bariyer oluşturulmalıdır. Sızdıran bir kısmın tıkanması gerektiği gibi, aşırı kan kaybının olmaması için hasarlı bir damarın tıkanması gerekir.
Düşük Trombosit Nedenleri Nelerdir?
Düşük trombosit sayısı şu durumlarda meydana gelebilir;
- Bir kişinin kemik iliği hasarlıdır ve kendi trombositlerini yeterince üretemez. Buna Lösemi gibi belirli kanserler neden olabilir. Ayrıca kanser tedavilerinden de kaynaklanabilir.
- Travmatik bir yaralanmayı takiben ya da ameliyat sırasında olduğu gibi şiddetli kanama nedeniyle trombositler kaybedilebilir.
- Trombositler, otoimmün hastalıklar, bazı ilaçlar, enfeksiyonlar ya da diğer durumlar tarafından yok edilebilr.
- Hastanın kan akışını filtreleyen dalağı çok fazla trombosit çıkarabilir.
Düşük trombosit belirtileri, hızlı şekilde morarma ve küçük bir kesikten aşırı kanama ya da idrar veya dışkıda kan gibi olağandışı kanamaları içerir.
Kanser ve Trombositler Arasındaki İlişki
Düşük trombosit sayısı, kanser tedavisinin önemli bir yan etkisidir. Bazı kemoterapi türleri kemik iliğine zarar vererek trombosit üretimini azaltabilir. Bu hasar genellikle geçicidir. Diğer zamanlarda, soruna kanserin kendisi neden olur. Lösemi ve lenfoma, kemik iliğini istila edebilir ve hastanın vücudunun ihtiyaç duyduğu trombositleri üretmesini engelleyebilir. Trombosit transfüzyonu olmadan, bu kanser hastaları hayatı tehdit eden kanamalarla karşı karşıyadır.
Trombosit Bağısı Nasıl Yapılır?
Kan bağışına çok benzer ve bir o kadar da kolay bir işlemdir. Bu işleme aferez de denir. Kulağa karmaşık gelebilir. Fakat endişelenmenize gerek yok. Siz rahat bir koltukta uzanırken özel bir makine kolunuzdan kan çeker. Makine, bir miktar plazma ile birlikte trombositleri toplamak için kanı ayırır. Alyuvarlarınız ve plazmanın çoğu size geri gönderilir.
Bu işlem sonrasında çok basit yan etkiler hissedebilirsiniz. Bu yan etkiler arasında ağızda metalik bir tat, ağız ve dil çevresinde karıncalanma ve daha az sıklıkla ellerinizde ya da ayaklarınızda karıncalanma gibi belirtilerdir. Kırmızı kan hücreleri size geri transfer edildiği için demir yönünden bir eksiklik yaşamazsınız.