İsrail-Filistin Sorunu Nasıl Başladı?
İsrail-Filistin Sorunu Nasıl Başladı? Dünya, Gazze ve Filistin arasındaki gerilim konusunu yoğun bir şekilde tartışıyor. Gazze Şeridi’ni kontrol eden Hamas, İsrail’e karşı başlatılan Aksa Tufanı Operasyonu’nun başladığını resmi olarak duyurdu. Bu operasyon kapsamında Gazze’den ateşlenen roketler, İsrail’in çeşitli bölgelerini hedef aldı. İsrail Savunma Kuvvetleri, bu saldırılara karşı koymak amacıyla resmen savaş hali ilan etti.
İşgal altındaki Batı Şeria’da yer alan Hamas’ın başkan yardımcısı olan Salih el Aruri, silahlanma çağrısında bulundu. Bu çağrı, sosyal medyada yayımlanan görüntülerle birlikte İsrail-Filistin sorununun tarihsel kökenlerini yeniden gündeme getirdi. Peki yıllardır devam eden İsrail-Filistin sorunu nasıl başladı?
İsrail-Filistin Sorunu Nasıl Başladı?
Birinci Dünya Savaşı sonrasında, Filistin topraklarında yaşayan Yahudi nüfusu yüzde 10 seviyesindeyken, bölgenin demografik yapısı organize bir biçimde değişime uğradı. Filistin’e yapılan Yahudi göçleri, aslında 1880’li yıllardan itibaren başlamıştı. Bu göçlerin Yahudi topluluğu için dini bir önemi vardı ve “Aliyah” olarak adlandırıldı. Aliyah, “yükselmek” veya “yukarı çıkmak” anlamına gelmektedir. Aliyah hareketleri şu şekilde sıralanabilir:
- 1882-1903 – Birinci Aliyah
- 1904-1914 – İkinci Aliyah
- 1919-1923 – Üçüncü Aliyah
- 1924-1928 – Dördüncü Aliyah
- 1929-1939 – Beşinci Aliyah
Bu göçlerin sonucunda on binlerce Yahudi Filistin’e yerleşti. İkinci Dünya Savaşı’nın sona ermesiyle birlikte, 1948-1951 yılları arasında da Filistin’e olan Yahudi göçleri yoğun bir şekilde devam etti. Göçle gelen Yahudiler, İsrail devletinin kuruluşunu desteklemek amacıyla 1920 yılında Haganah terör örgütünü ve 1931 yılında da Irgun Z’vai Leumi örgütünü kurdu.
Bu dönemde Yahudi ve Filistinli toplumlar arasındaki çatışmalar da başlamıştır. Nisan 1920 ve Mayıs 1921’deki olaylarda, hem Yahudi hem de Arap topluluklarından birçok insan hayatını kaybetti ya da yaralandı. 1936’da başlayan olaylar ve grevler ise 1939 yılına kadar devam etti. 1946’da, Irgun terör örgütü Kral David Oteli’ne bir bombalı saldırı düzenledi. Bu saldırıda toplam 91 kişi hayatını kaybetti. Bunların içinde 41 Arap, 28 İngiliz, 17 Yahudi, 2 Ermeni, 1 Rus, 1 Mısırlı ve 1 Yunan vatandaşı bulunmaktaydı.
En Önemli Dönüm Noktası: Deyr Yasin Katliamı
Bu bağlamda, tarihî öneme sahip olaylardan biri olan Deyr Yasin katliamını ele almak gerekiyor. 9 Nisan 1948’de, Avraham Stern liderliğindeki Lehi (Stern) ve Menahem Begin tarafından yönetilen Irgun örgütünün militanları, Kudüs’ün batısında bulunan Deyr Yasin köyüne bir baskın düzenlediler. Bu saldırı aynı zamanda diğer terör örgütleri olan Palmah ve Haganah tarafından da desteklendi.
Saldırı sonucunda 254 sivil Filistinli hayatını kaybetti. Ölenler masum insanlar arasında pek çok çocuk ve 25 hamile kadın vardı. Bu acımasız olaylar sırasında, bazı kadınlara cinsel saldırıda bulunuldu, bazı hamile kadınların karınları yarıldı ve insanlar ağaçlara bağlanarak yakıldı. Bu korkunç olaylar, görgü tanıkları tarafından İngiliz yetkililere bildirildi ve soruşturma başlatıldı.
Bu saldırıya tepki gösteren bazı Yahudi dini liderler bulunuyordu. Ancak saldırının faillerinden biri olan Menahem Begin, yıllar sonra “Bu eylemi yapmasaydık, İsrail var olmayacaktı” şeklinde bir açıklama yapmıştır. Bu olay, İsrail’in kuruluş sürecindeki karmaşıklığı ve çatışmayı yansıtan önemli bir dönemeçtir.
Nekbe Günü
15 Mayıs günü, İsrail devletinin kuruluşundan sonraki ilk gün olarak kabul edilen bir tarihtir. Filistinliler tarafından “Nekbe Günü” ya da Büyük Felaket günü olarak anılır. 1948 savaşının ardından İsrail, kontrol altına aldığı bölgeleri genişletti ve birçok Filistinliyi zorunlu göçe tabi tuttu. Bu nedenlerle, işkence, tecavüz ve katliam endişeleri gibi faktörlerle büyük bir Filistinli göçü başladı. İsrail’e göre 500 bin, Arap kaynaklarına göre 900 bin ve Birleşmiş Milletler’e (BM) göre ise 726 bin Filistinli, evlerini terk etmek zorunda kaldı.
Bu rakamlar, o dönemdeki Filistin nüfusunun yaklaşık olarak yüzde 65-70’ini temsil etmektedir. Bu süreçte, 675 köy ve kasabadan oluşan Filistinli yerleşim yerleri ortadan kaldırıldı. Göç eden Filistinliler, mülteci kamplarında zorlu şartlar altında hayatta kalmaya çalışmak zorunda kaldılar. BM, bu duruma yanıt olarak 1948 tarihli 194 sayılı kararıyla, göç eden Filistinlilere geri dönme hakkı tanıyan bir karar aldı.
Naska Sonrası Yaşananlar
5 Haziran, 1967 Savaşı’nın başladığı tarih olarak kabul edilir ve Filistinliler tarafından “Naksa” veya “Gerileme” günü olarak anılmaktadır. 1967 Savaşı’nın sonuçları, yeni bir göç dalgasının ortaya çıkmasına neden oldu. Hatta, 1967 yılında göç edenler bir kez daha göç etmek zorunda kaldılar. Tahmini olarak, bu dönemde göç eden Filistinlilerin sayısı yaklaşık 500 bin civarındadır.
Bu tarihten sonra en dikkat çeken hususlardan biri, hızla yeni Yahudi yerleşimlerinin inşa edilmesidir. 1967’den bu yana özellikle Doğu Kudüs ve Batı Şeria’da 250’den fazla yeni yerleşim yeri kurulmuştur. Bu yeni işgal edilen ve oluşturulan yerleşim yerlerinde yaklaşık 650 bin Yahudi yerleşimci yaşamaktadır. İsrail’in yeni yerleşim yeri projeleri ve politikaları, bu süre zarfında devam etmiştir ve büyük bir süreklilik göstermektedir.
Şiddetin Bir Başka Yüzü: Duvar
Filistinli sivillere yönelik, hem bir şiddet aracı olarak kullanılan hem de sembolik bir şiddet unsuruna dönüşen bir başka unsuru ele alalım: İsrail tarafından inşa edilen duvarlar. Başlangıçta 720 kilometrelik bir planla tasarlanan bu duvarın yaklaşık 500 kilometresi şu anda tamamlanmış durumda bulunuyor. Bu duvar, Filistin topraklarını yüzde 9,4 oranında daraltmış ve yaklaşık üç milyon Filistinli için yaşam koşullarını zorlaştırmıştır.
Bu süreç boyunca bin 200’den fazla sivil Filistinli hayatını kaybetti, 130 binden fazlası yaralandı, 2 bin 500 ev yıkıldı ve 20 binden fazla Filistinli ise hapse atıldı. İkinci İntifada olarak bilinen ve 2000 yılından 2005 yılına kadar devam eden dönemde ise 4 bin 412 Filistinli hayatını kaybetti, 48 bin 322 Filistinli yaralandı ve binlerce Filistinli evsiz kaldı.
İsrail’in Gazze’ye yönelik olarak Aralık 2008 – Ocak 2009 tarihleri arasında gerçekleştirdiği “Dökme Kurşun” adını verdiği saldırılarda, 355’i çocuk ve 100’ü kadın olmak üzere toplam bin 400 kişi hayatını kaybetti ve 5 bin 400 Filistinli yaralandı. 8 Kasım 2012’de, İsrail güçleri tarafından ateş açılarak futbol oynayan 13 yaşındaki bir çocuk öldürüldü. Bu olayın ardından başlayan olaylar sonucunda İsrail, “Bulut Sütunu” adını verdiği saldırıları başlattı.
Bu saldırılarda, yarısından fazlası kadın ve çocuklar olmak üzere 167 Filistinli hayatını kaybetti ve bin 200’den fazla Filistinli yaralandı. 2014 yılında gerçekleşen “Koruyucu Hat” adı verilen ve 51 gün süren saldırılarda ise Gazze neredeyse tamamen enkaza döndü. Bu saldırıların sonucunda, 551’i çocuk olmak üzere toplam 2 bin 158 Filistinli yaşamını yitirdi, 11 binden fazla Filistinli yaralandı ve 60 binden fazla Filistinli evsiz kaldı.
Aksa Tufanı Başladı
7 Ekim 2023 günü, Hamas, İsrail’e roket saldırıları düzenlerken, aynı anda Filistinli militanlar, kamyonlar, kamyonetler, motosikletler, buldozerler ve yamaç paraşütleri kullanarak Gazze’den İsrail’e sızmaya çalıştı. Militanlar ilk olarak Sderot’ta görüldü ve burada birçok asker ve sivil öldürüldü. Bu saldırılar, ani bir şekilde gerçekleştiği için İsrail Ordusu anında tepki veremedi.
İsrailli askeri bir sözcü, Gazze’den gelen militanların ülkenin 7 farklı noktasından giriş yaptığını ve 4 küçük yerleşim yeri ile sınır şehri Sderot’u işgal ettiklerini, ayrıca hem karadan hem de denizden iki askeri üssü ele geçirdiklerini belirtti. İsrail medyası, bunların arasında büyük yerleşim yerlerinin de bulunduğu 7 bölgenin Hamas’ın kontrolüne geçtiğini doğruladı.
Ayrıca İsrail Polisi, 21 farklı bölgede çatışmaların devam ettiğini bildirdi. İsrail eski başbakanı ve muhalefet lideri Yair Lapid, İsrail Evimiz lideri Avigdor Liberman, Ulusal Birlik başkanı Benny Gantz ve İsrail İşçi Partisi lideri Merav Michaeli, IDF’ye tam destek verdiklerini ve hükümetle birlikte hareket edeceklerini ifade eden bir ortak açıklama yayınladılar.
İsrail-Filistin Sorunu Nasıl Başladı? İle İlgili Videolar
https://www.youtube.com/watch?v=PjlKGg6ouwY&pp=ygUpxLBzcmFpbC1GaWxpc3RpbiBTb3J1bnUgTmFzxLFsIEJhxZ9sYWTEsT8%3D