Taşlaşmış İnsanların Şehri Pompei Tarihi Hakkında Her Şey
Pompei denildiğinde koca bir çağ boyunca Roma tarihinin en ahlaksız kişilerin yaşadığı, olayların döndüğü bir şehir gelir akıllara. Vezüv yanardağının eteklerine kurulan Pompei şehri, M.S. 79’a kadar Campania bölgesinde büyük bir Roma kentiydi. M.S. 79 tarihinde gerçekleşen yanardağın patlamasıyla küller altında kalan şehir olarak tarihe gömülmüştür.
Yıllar sonra yapılan kazılarla ortaya çıkarılan kalıntılar korunma altına alınarak Roma tarihine büyük bir miras kazandırmıştır. Taşlaşmış insanların kalıntıları ise bugün hala milyonlarca kişinin ilgisini çekmeye devam etmektedir. Pompei tarihi hakkında devam eden çalışmalar sayesinde yeni bilgilere ulaşılabilmektedir.
İşte bugüne kadar bilinen bilgiler ışığında taşlaşmış insanların şehri olarak isimlendirilen Pompei tarihi hakkında her şey!
Pompei Tarihi
Roma İmparatorluğunun Campania bölgesinde yer alan Pompei kenti, Romalı yönetici, aristokrat ve zengin kesimin içerisinde yaşadığı, her türlü sapkınlık, ahlaksızlık olarak adlandırılan olayların gerçekleştiği mimarisiyle göz alıcı villa ve bahçeleri olan bir şehirdi.
M.S. 79 yılında, hatta bazı kaynaklar 24 Ağustos 79 tarihini belirtir, Vezüv yanardağının patlamasıyla, şehri birkaç saat içerisinde mezarlığa çevirmiş, şehirde yaşayan Romalıları ise inanç olarak taptıkları putların benzeri olan taş görüntülü insanlara dönüştürmüştür.
Küçük bir liman şehri olan Pompei’nin içerisinde bulunduğu dönemin en önemli ticaret merkezlerinde birisi olarak görülmekteydi. Şehirde yaklaşık 20 bin kişilik bir nüfus olduğu tahmin edilir. Patlayan yanardağdan çıkan küller ve taş parçaları şehrin üzerine yağmaya başlamasıyla tarihe geçecek bir felaket meydana gelmiştir.
Pompei, İtalya, Napoli’nin 25 km uzaklığında yer almaktadır. Vezüv yanardağındaki püskürme 2 gün sürmüştür. Şehir 2 günün sonunda 6-7 metre derine gömülmüştür. Aslında bu kadar ölümcül olmayacağı düşünülen bu olayda halk, şehirden kaçmak yerine evlerine kapanmayı tercih edince ortaya düşünülenden bin kat büyük bir felaket çıkmıştır.
Halkın gözünü kör eden eğlence ve zevkleri aslında bu felaketin onlara önceden verdiği haber ve işaretleri görmemelerine sebep olmuştur. MS 62’de meydana gelen ve şehrin büyük kısmını yıkan bir deprem gerçekleşmişti. Yunan coğrafyacısı Strabon, çok önceden Vezüv’deki başka püskürmeleri, kraterleri inceleyerek fark etmişti. Ancak kimsenin bunu dinleyemeyip göz ardı edeceğini bildiğinden bahsetmemeyi tercih etmişti.
MS 62’deki deprem büyük felaketin habercisi olarak ilk adımdı. Büyük felakete kadar depremler azalmamış aksine artarak çoğalmaya devam etmişti. Halk depreme sürekli olduğu için alıştığından bir tepki göstermemeye başlamıştı. Ta ki yanardağ patlayana kadar…
Ölümlerin en büyük sebebinin patlamayla ortaya çıkan zehirli gazlar olduğu düşünülmektedir. Taşlaşmış bedenlerdeki insanların ölmeden saniyeler önce elleriyle yüzlerini kapattıkları görülmektedir.
Felaketin Sonrasında Yapılan Kazı Çalışmaları
20 bini aşkın insana 2 saatten az bir sürede mezar olan iki gün içinde koca bir şehri mezara çeviren bu felaketin ardından ilk kazı çalışmalarına 1709’da Herculaneum’da başlanmıştır. İnsanlar, lavların içinde 2000 yıl boyunca kavrulup küller altında cansız bedenleri taş kesmiş halde kalmıştır. Uzun çalışmalar sonucunda kent ortaya çıkarılmaya başlamıştır.
Eğlence merkezli bir şehir olan Pompei’de tamamlanan çalışmalar sonucu tapınaklar, amfi tiyatrolar, bazilikalar, meyhaneler, kumarhaneler, batakhaneler, atölyeler, kenar mahalleler, caddeler, hamamlar, çamaşırhaneler, değirmenler, fırınlar, hanlar bugün antik şehri gezmeye gidenler tarafından bile rahatlıkla fark edilebilmektedir. Bunların yanında tabii ki o felaketin mezar olduğu 20 bin kişi arasından ulaşılan kişilerin taşlaşmış bedenleri de sergilenmektedir.
Yaklaşık 2000 yıl önce insanlar her şeyden habersiz yaşarken büyük felaket anında ne yapıyorlarsa, ne giyiyorlarsa o şekilde oldukları yerde taşlaşan bedenleri kazılar sonucunda titizlikle çıkarılmıştır. Sergilenen insanların çoğunun yüzlerinin mimiklerine kadar belli oluşu ise büyük bir trajediyi ifade etmektedir.
Günümüzde 2020 yılında halen kazı çalışmalarının devam ettiği bu antik şehirde yeni keşifler yapılmaktadır. Son yapılan çalışmalarda küllerle kaplanmış 2 insan bedenine daha ulaşıldığı görülmüştür. O günkü kıyafetleri dahi belli olan iki bedenden birinin kürk giymiş olan 40 yaşında bir asilzade olduğu tespit edilirken diğerinin ise onun 20’li yaşlarda kölesi olduğu belirtilmiştir.
Pompei Şehri Hakkında Belgeseller
https://www.youtube.com/watch?v=Rey5x4EEpRA