Sizi Çocukluğunuza Döndürecek Olan 7 Oyun
Bu yazımızda sizinle birlikte biraz geçmişe doğru yolculuk yapmak istedik. Malum eskiden şimdi olduğu gibi atariler, play station, ve bilgisayar gibi elektrikli aletler yoktu. Böylece çocuklar zamanlarının çoğunu şimdiki çocuklar gibi evde bilgisayar başında değilde parkta ve bahçe gibi yerlerde oyun oynayarak geçirirlerdi. İşte o zamanın çocukları play station oynayan değilde oyuncaklarını kendi yapıp oynayan, kendilerine oyun yaratan çocuklardır. Bizde bu geçmişe yapmış olduğumuz yolculukta sizler için o oyunları araştırdık ve bu yazımızda sizlerle paylaşmak istedik.
1-Topaç Çevirme
Hemen hemen her çocuğun sahip olduğu bir oyuncaktı topaç. Bütün arkadaşların bir araya toplanıp topaçla yarış yapması da ayrı bir heyecan verici durumdu. O zamanlar topaç sert ağaç türlerinden yapılırdı kırılmaması için. Topacın ucuna da bir çivi yerleştirirlerdi dengede dönebilsin diye. Sonra topacı olan herkes topacını kaptığı gibi dışarı çıkar ve herkes topacını rakibiyle kapıştırırdı.
2-Bilyeli Araba
O zamanın en gözde oyuncaklarından biridir bu araba. Şimdiki gibi mağazalarda,dükkanlarda bulunabilecek bir oyuncak değildi. Herkes kendi istediği gibi büyüklerinden de yardım alarak yapardı arabasını. Arabası olanlarda eğimli mahallelerin sokaklarından aşağı arabalarıyla bütün mahalle yarış yaparak gün boyu eğlenirlerdi.
3- Çelik Çomak
Çelik çomak oynamak hiç ayrıcalık gerektirmeyen herkesin oynayabileceği eğlenceli bir oyundu. Çelik çomağın bir kaç farklı versiyonu da mevcuttu.Bu oyunda oynayacak kişilerin elinde kendi uzun sopası olurdu.Birde yerde ya çukur açılır oynanırdı ya da iki taş üzerine küçük sopa koyularak oynanırdı. Uzun sopa elinde olan kişiler küçük sopaya vurarak havaya kaldırırdı daha sonra havadaki sopaya bir daha vurup sopanın en uzak yere gitmesi için uğraşırlardı.Ne kadar uzağa giderse sopa kazanan kişide rakibinin sırtında sopanın olduğu yere kadar giderdi.
4- Bilye ( Misket) Oyunu
Birden fazla oynanış türü olan bilye oyunu zamane çocuklarının en çok oynadığı oyunlar arasında ilk sıralarda yer alabilir.En bilindik oynayış şekli ise ;ilk önce herkes ortaya koyacağı misket sayısını belirler ve ona göre misketler yan yana dizilirdi.Sonra herkes sırayla misketleri vurmaya başlar en uzağa atan ise önce başlayacak olan olurdu.Oynayacak kişiye hangi baş diye sorulurdu oyuncu ne tarafı seçiyorsa vurduğu misket sayısı kadar misket alırdı.
5- Uzun Eşek
Vazgeçilmez oyunlardan biri olan uzun eşek 5-6 veya daha fazla kişiyle oynanan bir oyundur.Oyunda bir kişi dik durur diğerleri ise art arda birbirinin bacakları arasına eğilecek şekilde girerler. Diğer oyuncular da eğilen kişilerin üstlerine doğru atlarlardı.Atladıklarında bir sayı belirlerdi ve eğilmiş olan kişilere hangi sayıyı tutmuş olabileceklerini sorarlardı eğer o kişiler sayıyı bilirlerse de yer değiştirilirdi.Eğer oyuncular ağırlığa dayanamaz ve çökerlerse o zamanda eşek çöktü denirdi.
6- Sek Sek
Sek sek oyunu ; bir kişi yere tebeşirle 1 den 8′ e kadar kutucuklar çizerdi. Her oyuncunun kendine ait bir taşı olurdu. Genelde taşı kare olan kutuya attığımızda dışarı çıkmaması için daha düz taşlar seçilirdi. Herkes sıra olurdu ilk oynayacak kişi 1 den başlardı tek karelere tek ayakla çift karelere çift ayakla basardı. 8. kareye gelince oradan yine aynı şekilde geri dönüp oyuna devam ederlerdi. Eğer attığımız taş çizgi dışına çıkarsa ve ya biz çizgiye basarsak o zamanda yanardık.
7- Mendil Kapmaca
Okullarda en çok oynanan oyunlardan biridir mendil kapmaca. Daha çok geniş alanlarda iki gruba ayrılarak oynanırdı. Bir kişi elinde bir mendil tutar ve düdüğü çalardı. İki gruptan da birer kişi koşar ve mendili önce kapmaya çalışırdı.Önce mendili kapan daha sonra rakibi onu yakalamadan grubunun olduğu yere doğru koşar.Eğer kişi rakibi onu yakalamadan grubuna ulaşırsa grubuna bir puan kazandırırdı.
Kaynak