Sedad Hakkı Eldem Kimdir?
Tam adı: Sedad Hakkı Eldem
Doğum tarihi: 20 Aralık 1908
Doğum yeri: İstanbul, Türkiye
Ölüm tarihi: 7 Eylül 1988
Ölüm yeri: İstanbul, Türkiye
Burcu: Yay
Ailesi: İsmail Hakkı Eldem (Babası), Azize Hanım (Annesi), Sadi Eldem, Vedad Eldem, Galibe Eldem (Kardeşi)
Eşi: –
Çocukları: –
Mesleği: Mimar, Yazar, Akademisyen
Aktif Yılları: 2000’li yıllardan bu yana
Sosyal Medyada
Hakkında
Sedad Hakkı Eldem Kimdir? Sedad Hakkı Eldem, mimar, yazar ve akademisyendir.
Sedad Hakkı Eldem Kaç yaşında? Ailesi ve Burcu, Boyu Kaç?
Sedad Hakkı Eldem, 20 Aralık 1908 tarihinde İstanbul’da dünyaya gözlerini açtı. Ailesinin üçüncü çocuğuydu. Babası, yazar İsmail Hakkı Eldem, annesi ise ünlü ressam Osman Hamdi Bey’in yeğeni olan Azize Hanım’dır. Sadi, Vedad ve Galibe isimli üç kardeşi vardı. Diplomat bir baba ile büyüyen Eldem’in çocukluk ve gençlik yılları, babasının görevi nedeniyle Avrupa’nın çeşitli kentlerinde, özellikle Cenevre, Münih ve Zürih gibi şehirlerde geçti.
Sedad Hakkı Eldem Eğitimi
İlköğrenimini Fransızca olarak tamamlayan Eldem, lise eğitimini ise Almanya’da aldı. İlkokulu Cenevre’de tamamladı. Ortaokulu ise Münih’te başarıyla bitirdi. 1924 yılında İstanbul’a dönen Sedat Hakkı Eldem, aynı yıl mimar Vedat Tek ile tanıştı. Vedat Tek, o dönem Sanayi-i Nefise Mektebi’nde hocalık yapıyordu.
Bu tanışıklık sayesinde Eldem, Sanayi-i Nefise Mektebi’ne kaydını yaptırdı. Okulun adı 1928’de değişti ve yeni adıyla İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi oldu. Eldem, bu akademinin mimarlık bölümünden mezun oldu. Öğrencilik yıllarının büyük bir kısmını Guilio Mongeri’nin atölyesinde geçirdi.
Sedad Hakkı Eldem Kariyeri
1928 yılında Akademiden mezun olan Sedad Hakkı Eldem, devlet bursuyla üç yıl süreyle Avrupa’ya gönderildi. Bu süre zarfında Paris ve Berlin başta olmak üzere birçok Avrupa kentini gezdi; ünlü mimarlar Auguste Perret ve Hans Poelzig ile çalışma fırsatı yakaladı ve Le Corbusier ile tanıştı.
Üç yılın sona ermesine daha 1930 yılında varmadan, Güzel Sanatlar Akademisi’nden gelen bir davet üzerine Türkiye’ye döndü. Türkiye’ye döndükten sonra bir süre Ankara’da, o dönemde yaygın olan betonarme iskelet sistemini uygulayan mimarlık firmaları Philipp Holzmann ve Guilio Mongeri’nin bürolarında çalıştı.
1931 yılında, Budapeşte Fuarı Türk Pavyonu’nun tasarımı ile mimarlık pratiğine adım atan Sedad Hakkı Eldem, 1932 yılında Güzel Sanatlar Akademisi’nde görev almıştır. 1988 yılında vefat edene kadar hem akademik alanda hem de mimarlık pratiğinde önemli katkılarda bulunarak Türkiye mimarlık tarihine damgasını vurmuştur. Bu dönemde, mimar Ernst Arnold Egli’nin yardımcısı olarak Güzel Sanatlar Akademisi’nde öğretim üyesi oldu.
Sedad Hakkı Eldem, 1932 yılında İstanbul’da kendi mimarlık bürosunu kurdu. Aynı zamanda Güzel Sanatlar Akademisi’nde ders vermeye başladı ve 1978 yılına kadar emekli oluncaya kadar Akademi öğretim üyeliği görevini başarıyla sürdürdü.
Meslek hayatı boyunca, halk mimarlığına ve batı kökenli üsluplara bağlı kalmadan, biçim ve bezeme ayrıntılarını seçkin bir anlayışla yenilemeksizin çağdaş teknolojiden faydalanarak Türkiye’ye özgü bir mimari vizyon oluşturma konusundaki inancını sürdüren Eldem, çağdaş Türk mimarlığında önemli bir rol oynamış ve etkileyici eserlere imza atmıştır. Yaptığı bazı yapılar, Türkiye mimarlık sahnesinde yeni bir dönemi başlatmış ve dikkatleri üzerine çekmiştir.
Örneğin, 1938-1939 yıllarında gerçekleştirilen New York Dünya Sergisi’nde sergilenen Türk Pavyonu, II. Ulusal Mimarlık döneminin başlangıcını simgeliyor. Ayrıca, Eldem’in Emin Onat ile birlikte tasarladığı İstanbul Adalet Sarayı (1948, Sultanahmet), yeni bir akılcı ve işlevsel dönemi başlatarak önemli bir kilometre taşı olmuştur. Eldem’in 1952’de SOM Firması ve Bunshaft ile birlikte gerçekleştirdiği İstanbul Hilton Oteli (1952) ise 1950’lerde egemen olan daha serbest, uluslararası nitelikteki dönemin öncüsü olma özelliği taşımaktadır.
Sedat Hakkı Eldem’in özel bir vurgu ile ele aldığı konulardan biri, mimarlık eğitimidir. 1941-46 döneminde Yüksek Mimarlık Bölümü başkanlığını üstlendiği Güzel Sanatlar Akademisi’nde, 46 yıl boyunca mimari proje ve yapı bilgisi derslerini titizlikle sunmuş; bu derslere ek olarak Milli Mimari Semineri’ni başlatmıştır.
Daha sonra, 1978 yılına kadar emeklilik sürecine kadar, bu önemli çalışmalarını bilimsel yöntemlerle sürdürerek Rölöve ve Restorasyon Kürsüsü’nün yöneticiliğini üstlenmiştir. Emeklilik sonrasında aynı akademide proje öğretmenliğine devam etmiş ve mirasını gelecek nesillere aktarma konusundaki özverili çabalarını sürdürmüştür.
Eldem, Osmanlı dönemi evleri ile 18.-19. yüzyıl saray ve köşkleri üzerine gerçekleştirdiği çalışmalar ve klasik Osmanlı mimarisi araştırmalarıyla, mimari tasarımda geleneksel motiflerin yeniden kullanımına öncülük etmiştir. Tarihi yapıların korunmasıyla ilgili olarak, 1941-1945 yılları arasında Eski Eserleri Muhafaza Encümeni’nde, daha sonrasında ise 1962-1978 arasında Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulu’nda görev almıştır.
II. Dünya Savaşı’nın ardından kurulan ve ilk genel kurul toplantısını 1948 yılında Lozan’da gerçekleştiren Uluslararası Mimarlar Birliği (UIA)’nde, Türkiye’yi başarıyla temsil etmiştir.
Sedat Hakkı Eldem, 7 Eylül 1988 tarihinde İstanbul’da 80 yaşında vefat etmiştir.