Prebiyotik Nedir, Ne İşe Yarar?
Prebiyotik terimi, sindirim sisteminin işleyişine katkı sağlayan bir madde olarak tanımlanabilir. Bu özel madde, sebzeler, meyveler ve karbonhidratlar gibi gıdalarda doğal olarak bulunur ve sindirim sisteminin düzenli çalışmasını destekler. Prebiyotikler, sindirim sistemi florasındaki canlı mikroorganizmaları harekete geçirmek için kullanılır.
Bu canlı organizmalar aktif olduğunda, sindirim sistemi daha etkili bir şekilde çalışır. Bu önemli madde, dayanıklı bir yapısı nedeniyle zararlı mikroorganizmalar tarafından atılamaz ve sindirim sisteminin daha sağlıklı bir şekilde işlemesine katkı sağlar. Bu sayede, vücudun sağlığı ve genel iyi oluşu için önemli bir rol oynar.
Prebiyotik Ne İşe Yarar?
Prebiyotik, bağırsakların optimal işleyişini sağlama görevine sahiptir. Bu maddenin yetersizliği durumunda, bağırsaklarda emilim sorunları ortaya çıkabilir. Prebiyotik eksikliği, bağırsak hareketlerinin yavaşlamasına yol açar. Bu durum, sindirim ürünlerinin bağırsak içinde daha uzun süre kalmasına ve bu süre zarfında emilim sürecinin daha fazla sürmesine neden olur. Bu da bağırsak içindeki suyun tamamen emilmesine yol açar, sonuç olarak da katı dışkı oluşur. Bu durum, genellikle kabızlık olarak adlandırılır.
Prebiyotiklerin varlığı, bağırsak hareketlerini düzenlemektedir. Bu özel maddeler, bağırsak tüycüklerinin kısa süre içinde bulunan besin maddelerini daha etkili bir şekilde seçmesine yardımcı olur. Bu sayede kabızlık gibi sindirim sorunlarından kaçınılabilir. Aynı zamanda, bağırsaklar soğuk hava, enfeksiyonlar veya metabolik değişikliklere yanıt olarak ishal yaşayabilirler. Ancak ishal durumu, prebiyotiklerin aşırı tüketildiği anlamına gelmez.
Prebiyotik Faydaları Nelerdir?
Prebiyotiklerin sağladığı faydalar şu şekilde sıralanabilir;
- Bağırsaklardaki toksinlerin uzaklaştırılmasına yardımcı olarak zararlı maddelerin vücuttan atılmasını destekler.
- Bağırsak hareketlerini düzenler ve daha düzenli dışkılama süreçleri sunar.
- Kabızlık ve ishal gibi istenmeyen sindirim sorunlarının üstesinden gelmeye yardımcı olur.
- Sağlıklı bağırsaklar, kilo verme süreçlerine katkı sağlayabilir.
- Bağışıklık sisteminin iyileşmesine katkıda bulunarak hastalıklara karşı daha etkili bir koruma sağlar.
- İnsülin direncini azaltarak karbonhidrat emilimini sınırlaması sayesinde ani açlık krizlerini önler.
Prebiyotik Nerelerde Bulunur?
Prebiyotik bakımından zengin besinler şunlardır;
- Soğan ve sarımsak, bol miktarda prebiyotik içerir ve bunların çiğ tüketilmesi tavsiye edilir.
- Pırasa, K ve C vitaminlerini içerir ve bağışıklığı destekler.
- Kuşkonmaz, hem probiyotik hem de bağışıklık sistemi için faydalı bir besin olarak kullanılır.
- Muz, olgunken tüketildiğinde prebiyotiklerin önemli bir kaynağıdır.
- Keten tohumu, yoğurtla karıştırıldığında bağırsak sağlığını olumlu yönde etkileyen mükemmel bir seçenektir.
- Elma, A ve K vitaminlerinin yanı sıra prebiyotikleri de içerir ve sindirim sistemi için faydalıdır.
Prebiyotik ile Probiyotik Arasındaki Farklar Nelerdir?
Prebiyotik ile probiyotik terimleri arasındaki fark, birinin organizmaların adını belirtirken diğerinin ise bu organizmaları besleyen maddeleri ifade etmesinden kaynaklanır. Probiyotikler, bağırsaklarımızdaki işleyişi düzenleyen canlı organizmalardır ve genellikle bakteri ailesine aittirler. Bu organizmalar, sağlık açısından son derece faydalıdır. Ancak bazı bağırsaklar, bu bakterilerin yaşaması için uygun bir ortam sunmayabilir.
Probiyotiklerin durumunda, bu mikroorganizmalar kendilerini inaktif hale getirerek ortam şartları değişene kadar beklerler, yani ölmezler. Ancak, probiyotiklerin etkileri her metabolizma tipinde aynı şekilde hissedilmez çünkü bu organizmaların hassas bir yapısı vardır. Doğaları gereği mide asidinde yaşayamazlar ve bu nedenle büyük bir kısmı besinlerle vücudumuza alındıktan sonra mide asidinde ölür. Ancak hayatta kalanlar, bağırsaklarda yerleşir ve sindirim süreçlerini düzenlemeye yardımcı olurlar. Probiyotikler, yoğurt, kefir, ekşi krema, peynir gibi besinlerde bulunurlar.
Prebiyotikler, probiyotik bakterilerin verimli çalışmasını destekleyen besin bileşenleridir. İnaktif durumdaki probiyotikler, prebiyotikler sayesinde aktifleşirler. Bu mikroorganizmalar hassas bir yapıya sahip değillerdir ve ağızda veya midede yok olmazlar. Bağırsaklarda yerleşirler ve pasif durumda olan bakteri gruplarını canlandırarak sindirim sistemine katkı sağlarlar.