Orta çağda insanların açık yaraları ve çürükleri tedavi etmek için idrar kullandıklarını biliyor muydunuz? Hijyen standartları bir nesilden diğerine değişmektedir. Bir kuşak tarafından normal kabul edilen bu şeyler, yıllar sonra pis alışkanlıklar olarak görünebilmektedir.
Tabii ki daha temiz uygulamalar önlenebilir hastalıkları önemli ölçüde azalttığı veya ortadan kaldırdığı için bu değişiklik genellikle daha iyidir. Orta çağ, temizlik için iyi bir model değildir. O halde bu dönemden bazı hijyenik olmayan uygulamalara hep birlikte bir göz atalım. İşte;
Orta Çağda İnsanların Sahip Olduğu 8 Hijyenik Olmayan Alışkanlık
Sık sık banyo yapmazlardı
Günde veya haftada kaç kez duş alıyorsunuz? Cevabınız ne olursa olsun, büyük bir ihtimal orta çağdaki ortalama bir insandan daha fazladır. Bu şimdi sizlere garip gelebilir, ama hepsi onların suçu değildi. Su her zaman mevcut değildi, bulmakta kolay değildi bu yüzden de sık sık banyo yapılamıyordu.
Sonuç olarak ise birçok insan kendini temizlemek için göllere, akarsulara veya nehirlere giderlerdi. Bu durum özellikle iyi yüzemeyenler için riskli bir aktiviteydi. Böylece de insanlar temizlenmek için hamamlara gittiler.
Banyo suyunu paylaştılar
Bunu öğrendikten sonra muhtemelen orta çağdan kalma bir hamamı ziyaret etmek istemeyeceksiniz. Eğer suyun nereden geldiğini biliyorsanız ılık banyo o kadar rahatlatıcı olmaz. Hamamlar, müşterilerin kullandığı suyu ısıtmak için yakacak odun kullanıyorlardı.
Su kıtlığı vardı ve bu nedenle de bir misafir banyosunu bitirdikten sonra suyu değiştirmeden bir sonraki müşteriye bırakılıyordu. Bu birkaç döngüde devam ediyordu. Ve aynı anda birden fazla kişi aynı banyoyu paylaşabiliyordu. Neyse ki, modern hamamların temiz su bulma gibi bir sorunu yoktur, bu nedenle de başka birinin banyo suyunu kullanmak zorunda kalmazsınız.
Nehirleri tuvalet olarak kullandılar
Eğer orta çağa geri dönerseniz, nehirlerden sakın bir yudum almayın. Çünkü nehirler umumi banyolar olarak kullanılıyordu. Akan su veya klozet tuvaletleri olmadan, insanların geriye sınırlı seçenekleri kalıyordu.
Bazı yüksek gelirli hanelerin tuvaletleri vardı, diğer insanlar ise yakınlardaki su birikintilerinde ihtiyaçlarını gideriyorlardı. Tahmin edebileceğiniz gibi, suyun olmadığı yerde hijyenik problemler bu durumlarda oldukça hızlı bir şekilde sorun haline geldi. Çevredeki su kütlelerinin çoğu içilemeyecek kadar kirli bir hale geldi.
Peki orta çağda yaşayan insanlar ne içerdi? Kesinlikle insanlar göllerden veya göletlerden içmediler. Yoksa bu onları hasta ederdi. Bunun yerine ise esas olarak alkollü içecekleri tükettiler. 15. yüzyılda bazı yazarlar ise hamile kadınları su yerine şarap içmeye teşvik ettiler.
Evlerinin beton zemini yoktu
Otlar ile karıştırılmış samanlar yere saçılmıştı. Bu uzun süre devam edecekti, ama kir ve nem birikerek tüm eve küf kokusu yayacağından temizlik yapmak hiç kolay değildi. Aynı zamanda bu evler hasır zeminler, kemirgenler ve diğer haşereler için de mükemmel saklanma yerleri oldular. Veba hastalığı ise kısa sürede insanların daha iyi zeminler aramasına neden oldu.
Ahşap zeminler, temizlenmesi çok daha kolay olduğu için bayağı popüler bir hale geldi. İnsanlar ahşap zeminlerinde ise kilim, hayvan postu veya halı kullandılar. Daha zengin evlerin zemini ise kil veya mermerden oluşuyordu.
Sokaklara lazımlıkları boşalttılar
İnsanlar genellikle gece boyunca ihtiyaçlarını karşılamak için yataklarının yanında lazımlıklar bulundururlardı. Ertesi gün içindekiler ile yaptıkları ise tüylerinizi ürpertebilir. Mahalle sakinleri, lazımlıklarının içindekileri balkonlarından sokaklara atarlardı. Sokaklarda fazla dikkat etmeden yürüyorsanız eğer uyarıyı kaçırabilir ve gece idrarına boğulabilirsiniz. Bazı şehirlerde ise insanlar balkonlarından da kaka atıyorlardı.
Pandemi döneminde sokaklarda yüz maskesi takmaya alışmıştık ama orta çağda insanlar farklı nedenler ile burun torbası takıyorlardı. Sokaklara atılan tüm bu atıklar ise bir süre orada kalıyordu. Burun torbaları, insanların koku ile başa çıkmasına yardımcı olmak için çiçekler içeriyordu.
Ellerini sık yıkamazlardı
Muhtemelen her gün birkaç defadan fazla olacak şekilde ellerinizi yıkıyorsunuzdur, fakat bu orta çağda bir kural değildi. Şimdi bile bazen muhtemelen insanlar ellerini yıkamadan yemek yiyor olabilirler hiç hijyenik değildir tabii ki bu durum. Ancak temiz su eksikliği olan zamandan bazen elleri düzgün bir şekilde yıkamakta bir seçenek olmuyordu.
Her zaman sabun kullanmazlardı
Ellerini yıkayan insanlar arasında bile herkes sabun kullanmıyordu. İnsanlar sabun kullandıklarında ise büyük olasılıkla zorunlu 20 saniye boyunca kiri temizlemiyorlardı. Elleri temiz görünse bile, büyük ihtimal hala hastalığa neden olan mikropları içeriyordur.
Yaraları idrarla tedavi ettiler
Muhtemelen insanların denizanası sokmasına karşı işemeyi önerdiğini duymuşsunuzdur. Orta çağda ise insanlar bunu biraz ileri seviyeye taşıyıp ayrıca çürükleri ve diğer açık yaraları tedavi etmek için de idrar kullandılar.
İdrar tedavisi ile ilgili de bazı sorunlar mevcuttur. Bu tamamen steril bir solüsyon değildir fakat saklandığında çoğalan az miktarda bakteri içerir.Açık yaraları depolanmış idrar ile tedavi etmek, kişiyi enfeksiyona maruz bırakır. Neyse ki şu an modern antiseptikler sayesinde bu artık almamız gereken bir risk değildir.
Orta çağdan öğrenilecek pek çok büyüleyici şey mevcuttur. Bu uygulamalar pek hijyenik olmasa da ne kadar yol kat ettiğimizi görmek için oldukça etkileyicidir. Bununla birlikte, bu orta çağ hijyen uygulamalarının tabii ki de hiçbirini takip etmemeliyiz.
Orta Çağda İnsanların Sahip Olduğu 8 Hijyenik Olmayan Alışkanlık ile İlgili Videolar
