Göz sulanması, gözün sürekli olarak nemli ve sulu olma durumunu ifade eder. Bu tıbbi terim, “epifora” olarak da adlandırılır. Bazı durumlarda sulama o kadar yoğundur ki gözyaşı akışı meydana gelir. Gözyaşı bezleri aşırı miktarda gözyaşı ürettiğinde ve bu gözyaşı uygun şekilde drenaj yapılmadığında, epifora meydana gelir. Ayrıca, fazla gözyaşı sıvısının drenaj yollarının tıkanması nedeniyle akamadığı durumlar da olabilir.
Göz sulanması, birçok farklı faktöre ve duruma bağlı olarak gelişebilir. Örneğin, bebeklerde, genellikle tıkanmış gözyaşı kanalları sonucunda ortaya çıkabilir. Yetişkinlerde ise epifora gelişimine birden fazla etken katkı sağlayabilir. Epifora’nın nedenine bağlı olarak, bazı durumlarda kendiliğinden iyileşebilirken, diğer durumlarda cerrahi gibi ciddi tedavi yöntemlerine başvurulması gerekebilir.
Göz Sulanması Belirtileri Nelerdir?
Göz sulanması, tek bir gözde ya da her iki gözde birden meydana gelebilir. Eğer herhangi bir gözde şişlik veya yumru hissedilirse, derhal bir doktora başvurulmalıdır. Aynı şekilde, görüntüde herhangi bir değişiklik fark edildiğinde veya ani görme kaybı yaşandığında, en kısa sürede bir sağlık kuruluşuna başvurmak büyük önem taşır. Bunlar dışında göz sulanması belirtileri şunlar da olabilir;
- Gözlerde yaş bulunması
- Şişmiş göz kapakları
- Işığa duyarlılık
- Keskin ağrı
- Kuruluk
- Kızarıklık
- Kaşıntı
- Tahriş
- Bulanık görme
Göz Sulanması Nedenleri Nelerdir?
Gözün hemen üstünde, lakrimal bez olarak adlandırılan küçük bir bez bulunur. Bu bezin temel görevi, sürekli olarak az miktarda gözyaşı üretmektir. Göz kırpma anında, göz kapağı gözyaşlarını gözün ön kısmına yayarak gözün nemli kalmasını sağlar. Daha sonra, gözyaşları gözün iç tarafındaki kanalikül olarak adlandırılan küçük delikler aracılığıyla bir keseye akar.
Ancak, bazı durumlarda aşırı göz sulanması sorunuyla karşılaşılır. Bu durum, gözyaşlarının normal akışının engellendiği durumlarda meydana gelen bir sorundur ve “göz sulanması” olarak adlandırılır. Ayrıca, göz sulanması, çeşitli göz hastalıklarının bir belirtisi olarak ortaya çıkabilir. Göz sulanması, geçici bir rahatsızlık olabileceği gibi, ciddi enfeksiyonlar veya yaşlanmaya bağlı kanal tıkanıklıklarının bir belirtisi de olabilir.
Şimdi, “Göz sulanması nedenleri nelerdir?” sorusuna yanıt arayalım. Göz sulanmasının yaygın nedenleri şunlar olabilir;
- Alerjiler
- Kuruluk
- Konjonktivit
- Tıkalı gözyaşı kanalları
- Enfeksiyonlar
- Bebek ya da yaşlı olmak
- Blefarit
- Arpacık
- Duman ve hava kirliliği
- Kornea yaralanmaları
- Sinüs enfeksiyonları
- Yabancı cisimlerin teması
Göz Sulanması Tedavisi
Göz sulanması tedavisi, sorunun ciddiyeti, kökeni ve diğer olası semptomların varlığına bağlı olarak çeşitli yaklaşımlar gerektirebilir. Epifora olarak da bilinen göz sulanması, altta yatan sebebi belirlemeye odaklanır. Bu durum, ciddi kökenlere sahip değilse, zaman içinde kendiliğinden iyileşebilir.
Ancak iyileşme süreci başlamazsa, doktorun önerdiği suni gözyaşı damlaları kullanılabilir. Ayrıca, göz kanalının tıkanıklığını gidermek amacıyla cerrahi müdahaleler de mevcuttur. Eğer göz kapağının dışa dönmesi sorunuyla karşı karşıyaysanız, göz kapağını sabitleyen tendona yönelik bir ameliyat gerekebilir.
Göz sulanması sorununa yönelik olarak kullanılan bir dizi tedavi seçeneği bulunmaktadır. Bu tedavi yöntemlerinden biri, dakriyosistorinostomi adı verilen bir ameliyat olan gözyaşı kanalının tıkanıklığını gidermeyi amaçlar. Bu ameliyat sırasında, tıkalı olan kanalın yerine yeni bir kanal oluşturulur, böylece gözyaşının sorunsuz bir şekilde akışı sağlanır.
Ancak, göz sulanmasının nedeni bir enfeksiyon ise, doktor farklı yaklaşımlar kullanabilir. Örneğin, doktor, lakrimal drenaj irrigasyonu testi gibi bir yöntemle küçük bir aleti nazikçe puntkum bölgesinden sokarak tıkanıklığı gidermeye çalışabilir. Eğer kişide enfeksiyon teşhisi konursa, doktor gerekli görürse antibiyotik tedavisi önerebilir.
Göz Sulanması İle İlgili Videolar
