Altı ok Cumhuriyet halk partisinin daha doğrusu Mustafa Kemal Atatürk‘ün simgesi ve özlemleridir. Altı ok medeniyeti anlatır. Doğu ile batının birleşmesidir altı ok .Ama bunu ne yazık ki kimse benimseyemedi. Doğu aydınlık, batı karanlık diyen, bir zihniyetin esiri olmaktan kurtulamadı ülkem.
Aslında tam tersidir gerçek olan. Doğu karanlık batı aydınlıktır aslında.At gözlüğü takanlar, hep doğu aydınlıktır dediler ve ülkemi karanlığa götürdüler. Şimdi diyeceksiniz ki elbette doğu aydınlık batı karanlıktır. Bunu diyenleri duyar gibiyim.
Doğunun karanlık olması mecazi anlamdadır .Aydınlıkla, karanlığın güneşin doğmasına, bağlayan zihniyetten kurtulmadıkça, batının aydınlığına kavuşmamız zor olacaktır. Cehaletin, kol gezdiği ülkemizde bunu anlatmak o kadar zor ki anlatamam.
Doğu karanlık derken anlatmak istediğim 2018 yılında ülkemi orta çağ düşüncelerine, adapte eden doğunun karanlığıdır, anlatmak istediğim. Batının aydınlığı derken, anlatmak istediğim; bilimdir, teknolojidir, insana verilen değerdir. Ama orta çağ düşüncelerine adapte edilen ülkemde bunu anlatmak bir o kadar zor, bir o kadar da imkânsız olmaya başladı.
Yazımın başında altı ok demiştim altı ok aslında doğu ile batının birleşmesidir. Çünkü altı oktaki simgelerin üçü Fransız devriminden, üçü Sovyet devriminden alınmıştır .Fransız devriminden alınan ilkeler; cumhuriyetçilik milliyetçilik ve laikliktir. Sovyet devriminden alınanlar ise devrimcilik halkçılık ve devletçiliktir.
Bu kavramları bir bütün olarak birleştirebilseydik ,bu ülke dünyanın en zengin ve en çok özgür olan ülkesi olurdu ama başaramadık. Altı okun açılımını kısa ve öz olarak anlatmak isterim;
Cumhuriyetçilik demek halkın devleti yönetmesidir.
Milliyetçilik ise devletin temelinin din birliğine değil soy birliğine dayandığını anlatır.
Halkçılık ise devletin halk için var olduğunu anlatır
Laiklik ilkesi ise din ile devlet işlerinin birbirinden ayrılmasının bir ifadesidir.
Devletçik ise halkın bireysel olarak gücünün yetmediği yerde devletin gücünü kullanarak işlerin yoluna konulmasını temsil eder onun içindir ki devleti güçlü olmayan halklar zayıftır ve çaresizdir.
Devrimcilik ise Atatürk’ün dediği gibi ileriyi temsil eder Atatürk boşuna dememiş tir daima ileri diye bir sebebi vardır elbette. Devrimci olmayan uluslar köle olmaya aday dırlar devrimcilik en önemli olan okların başında gelir benin kanaatimce. Devrimci olmayan uluslar dinî esaslara bağlı kalarak haklarını perişan ederler şu anda bizde olduğu gibi.
Eğer devrimci olmayı başarabilseydik doğu karanlık batı aydınlık dediğimizde herkes doğru dur diyecekti. Devrimcilik ilkesini yeteri kadar uygulayamadığımız içindir ki sosyalist düşünceye sahip,en değerli ve en kutsal olan kitabımız kuranı kerimi emperyalizme esir etmişizdir ama bundan kimsenin haberi yoktur.
Kuranı iyice incelerseniz anlayacaksınız ki sosyalizmi anlatan hatta devrimciliği anlatan en değerli kitap bizim kutsal kitabimiz kuranı kerimdir.Çünkü o kitabın ilk emri oku der. Bizler bunu bile anlamaktan aciz bir millet olduk ama farkında bile değiliz.
Onun yerine kuranın değil din simsarlarının esiri olduk kitabımıza değil hurafelere inanır olduk . Din simsarlarının tuzaklarına düşmeyin diyor ve ekliyorum; doğu karanlık batı aydınlıktır. Ne zaman ki altı oku benimsedik o gün aydınlığa ilk adımı attığımız gün o gündür.
Kalın Sağlıcakla..,
Çok doğru yazı olmuş hocam
Çok doğru yazı olmuş hocam