Zeugma Antik Kenti Hakkında Bilgiler
Güzel ülkemizin sınırları içerisinde bulunan tarihiyle, kültürüyle Unesco Dünya Mirası listesine girmeye aday olan Zeugma Antik Kenti bizler için çok önemli bir değerdir. Zeugma Antik Kenti hakkında sizlere genel kültür niteliğinde çok önemli bilgilerden bahsedeceğiz.
Zeugma Ne Demektir?
Büyük İskender’in generali Selevkos Nikator’un kurduğu antik kent, M.Ö. 1. yüzyılda Roma hâkimiyetine geçtikten sonra “Köprü, geçit” anlamına gelen Zeugma ismiyle anılmıştır. Zeugma antik bir terimdir ve nehrin karşı kıyılarında kalan “ikiz tepeler” anlamına da gelmektedir.
Zeugma’nın Tarihi
20 bin dönümlük bir arazi üzerine kurulan, bizde bilinen ismiyle Belkıs, tarihte bilinen ismiyle Zeugma Antik Şehri, Fırat Nehri’nin en sığ yerinde bulunması ve askeri, politik bakımdan değerli bir konumda olmasından dolayı her zaman önemli bir yer olmuştur. M.Ö.300 yılında Büyük İskender’in generallerinden olan Selevkos Nikator tarafından kurulmuştur. M.Ö.1.yy.’da kent Roma hakimiyetine girmiştir. Ticaret sebebiyle kısa sürede herkes tarafından bilinmesi ve 80 bin kişilik nüfusa sahip olmasıyla Zeugma’yı dünyadaki herkes öğrenmiş ve en önemli kentlerden biri haline gelmiştir.
Şehir hep kendilerine kader tanrıçası Thyke’nin bolluk ve bereket getirceğini düşünmüştür, nitekim Zeugma’yı dünya tanıdıktan kısa süre sonra inandıkları gibi olmuş ve şehir büyük zenginliğe ulaşmıştır. Zeugma’da önemli imar faaliyetleri yapıldığı bilinmektedir. Göz alıcı mozaik ve fresklerle süslenmiş evleriyle ünlüdürler.
M.S. 252’de Sasani Kralı, maalesef Zeugma’yı ele geçirir ve yakıp yağlamar. M.S. 7.yy.’da İslam Akınları sonucunda Zeugma tamamen terk edilir. M.S. 10-12.yy.’da küçük İslami yerleşimi olur ve bugünkü adıyla Belkıs köyü kurulur.
Şehrin simgesi haline gelen en önemli mozaik tasviri ‘Çingene Kızı’dır. Bu kişiyle ilgili 2 rivayet bulunmaktadır. Birincisi bu kişinin baş örtüsü ve küpesinden dolayı bir hizmetli kız olabileceğidir. İkincisi ise kesin bir bilgi olmamasıyla birlikte bu kişinin Büyük İskender’in kendisi olabileceği rivayetidir.
2 bin 300 yıllık tarihi araştırmak için 1971 yılından bu yana kazılar yapılmaktadır. Kurtarılabildiği kadar kalıntıya ulaşılmasına rağmen antik şehrin bir kısmı Birecik Barajı’nın sularının yükselmesinden dolayı sular altında kalmıştır. Bulunan kalıntılarla Gaziantep’te bulunan Zeugma Mozaik Müzesi yapılmıştır. Dünyanın en fazla mozaik sergilenen müzesi ünvanı olan Zeugma Mozaik Müzesi kesinlikle görülmeye değerdir. Diğer yandan kazı yapılan alana inşa edilen Korugan Müzesi ise 4 mevsim Zeugma ören yerini gezme imkanı sunmaktadır.
Zeugma Antik Kenti Nerededir?
Türkiye’nin en kalabalık 8. şehri olan Gaziantep şehrinin merkezine 50 km uzaklıkta bulunan Nizip İlçesi’nin Belkıs Köyü sınırları içerisinde yer alır. Yaklaşık 20 bin dönümlük arazi üzerine kurulmuştur. Fırat Nehri’nin en sığ bölümünde konumlanmıştır.
Zeugma Evleri
Villa tarzında ve düzenli bir şehir yapısına sahip evler 800 metrekarelik alanlara inşa edilmiştir. Genellikle çoğunda avlu vardır. Evlerinin avlularına ya da içerde yaşam alanlarına yaptıkları freskler ve mozaik resimleriyle ünlü yapıları vardır. Zeugma şehri, Helenistik ve Semitik kültürlerin birleşmesiyle oluşmuş karma yapıya sahip bir kültürün doğuşunu gösteren en önemli örnektir.
En önemli detay ise Sasaniler’in şehri yağmalamasıyla bu mozaiklerin ve fresklerin olduğu gibi yerinde kalması ve günümüzde çoğu tahribata uğrasa bile büyük bir çoğunluğuna da sağlam şekilde ulaşılabilmesidir.
Mozaiklerde yunan mitolojisi, efsane ve halk öyküleri betimlenmiştir. Müthiş bir el işçiliği bulunmaktadır. Büyük sanat eserlerine sahip olan Zeugma Antik Kenti’ndeki buluntular toplanarak şehirdeki Zeugma Mozaik Müzesine getirilmiştir.
Zeugma Mozaik Müzesi
Gaziantep’in sahip olduğu en büyük değerlerden birine ev sahipliği yapmak üzere 2011 yılında açılmıştır. Tarihî İpekyolu üzerinde bulunan 30 bin metrekarelik bir alana inşa edilmiştir. Antik şehirden getirilen birçok eser burada sergilenmektedir. Müzede Roma ve geç antik dönemine ait 2.448 m2 mozaik, 4 Roma çeşmesi, 140 m2 duvar resmi freskler ve daha birçok restorasyonu yapılmış eser bulunmaktadır. Muhteşem bir tarihe tanıklık etmek için Gaziantep’e geldiğinizde mutlaka gezmeniz gereken bir müzedir.