Oyuncuların canlandırdığı karakterler, filmlerde oldukça yoğun şeyler yaşayabilir, ancak ekranda ne kadar gerçek görünse de, bunların hepsinin yapmacık olduğunu biliyoruz ve bu gösterilerin hiçbirinin, kameralar döndükten sonra oyuncuların vücutlarına kalıcı olarak zarar vermediğini varsayıyoruz.
Sonuçta, konu büyük bir Hollywood filminde başrol oynamaya gelince, sıradan oyuncuları muhteşem bir şeye dönüştürebilecek püf noktaları var. Boşuna “film büyüsü” demiyorlar. Ancak birçok oyuncu, kilo alıp vermekten protezlere ve daha fazlasına kadar çeşitli roller için kendilerini dönüştürmeye istekli olsa da, bazı oyuncular bunu aşırıya taşıyor. İşte;
Oyuncuların Vücutlarına Kalıcı Hasar Veren Filmler
Al Pacino ‘Scarface’ Filminde
“Yaralı Yüz” Al Pacino‘nun kariyerini birden fazla yönden değiştirdi. Tony Montana rolü, ileriye dönük oyunculuğunun tınısını kalıcı olarak değiştirmiş gibi görünüyordu ve film, Pacino’nun 70’ler boyunca büyük kazananlar dışında hemen hemen hiçbir şeyde rol almamasının ardından sürpriz bir eleştirel felaketti. Sonunda “Yaralı Yüz “ün akıbeti değişti ve bir klasik olarak yeniden değerlendirildi ama bu deneyim Pacino’ya hem içten hem de dıştan kalıcı bir hasar vermişti.
Karakteri film boyunca sık sık kokain çektiği için Pacino’nun genzinde kalıcı hasarlar oluştu. Elbette sette gerçek kokain çekmiyordu ama toz halindeki dublör madde yine de zarar verdi, çünkü hemen hemen her tozdan büyük miktarlarda çekmek bir dereceye kadar zararlıdır.
“Yaralı Yüz“ü çekerken aldığı tek yara bu değildi. Büyük final çatışması sırasında Pacino, “küçük dostum” dediği sahne silahının namlusunda elini ciddi şekilde yaktı. Yanık o kadar kötüydü ki eli geçici olarak silaha yapıştı ve sonrasında haftalarca çalışamadı. Çekimler başlamadan önce, Pacino zaten ön prodüksiyonda yaralanmıştı. Rol arkadaşı Michelle Pfeiffer, seçmelerin bir parçası olarak çılgına dönmüş, tabakları fırlatıp parçalamış ve bu da Al Pacino’nun elinde kanlı bir yaraya yol açmıştı.
Michelle Yeoh ‘Dublör Kadın’ Filminde
Dünyanın en iyi dövüş sanatları yıldızlarından biri olan Michelle Yeoh, üretken kariyeri boyunca çok sayıda yaralanmaya maruz kaldı. 1995 yılında “Dublör Kadın” filminde rol aldığında zaten bir düzineden fazla Hong Kong aksiyon filminin yıldızıydı ve kariyerinin en kötü yaralanmasını yaşadı. Yeoh, The Independent‘a Hong Kong aksiyon filmi endüstrisinin güvensiz koşullarını şöyle anlattı : “O zamanlar kavgalar çılgıncaydı. CGI yoktu. Tehlikeli ve riskliydi.”
“Dublör Kadın“, Yeoh’un birçok ölüme meydan okuyan gösteriyi sergileyerek unvanını hak etti, ancak bir tanesi ters gitti. Bu vahim gösteri, Yeoh’un, altından geçen bir kamyonun üst geçidinden atlamasını gerektirdi. Yeoh ilk çekimi başardı ancak bunu farklı bir açıdan tekrar yapması gerekti. İkinci denemede Yeoh yüzüstü düştü ve başı, düşüşünü hafifletmesi amaçlanan şiltelerin arasına sıkışarak vücudunun geri kalanının ters dönmesine ve geriye doğru aşırı esnemesine neden oldu.
Düşme onu çok sayıda kırık kaburga ve omurgasında kırık bir omurla karşı karşıya bıraktı ve uzun bir süre boyunca sırt ve boyun desteğiyle hareketsiz kalmasını gerektirdi. Hastaneye kaldırılan ve hareket edemeyen Yeoh, daha güvenli bir yaşam uğruna neredeyse film kariyerinden vazgeçiyordu. Tuhaf bir şekilde Yeoh’u hastanede ziyaret eden ve oyunculuğa devam etmesi için ilham veren kişi Quentin Tarantino‘ydu.
Tom Cruise ‘Görevimiz Tehlike: İmkansız – Fallout’ Filminde
Uzun süredir devam eden “Mission: Impossible” serisinin modern çağı, yıldız Tom Cruise‘un mümkün olan en çılgın gösterileri yapmaya kendini zorlamasıyla eş anlamlı hale geldi. Cruise, tüm bu devasa gösterileri güvenli ve muhteşem bir şekilde gerçekleştirmeyi başardı.
Dizide onu önemli ölçüde yaralayan gösteri aslında onun standartlarına göre son derece basit bir gösteriydi. “Mission: Impossible – Fallout“ta uzun bir kovalamaca sahnesinin ortasında bir çatıdan diğerine sıçrama, Cruise’un ayak bileğinin kırılmasına ve yapımın durmasına neden oldu.
Yaralanmaya neden olan çekim filmin son kurgusunda kullanıldı ve hatta Cruise’un çekimi bitirirken topallayarak uzaklaştığı bile görülebiliyor. Filmin olabildiğince hızlı bir şekilde yeniden ilerlemesini sağlamak amacıyla Cruise, dövüş formuna geri dönmek için haftalarca süren yoğun bir rehabilitasyona girdi.
Yönetmen ve ortak yazar Christopher McQuarrie, bitmiş filmi daha da iyi hale getirmek için Cruise’un iyileşme süresini kullandı. CinemaBlend‘e şunları söyledi : “Ayak bileğinin yaptığı şey, senaryoda hâlâ uğraştığımız boşlukları anlamamıza olanak sağlamaktı. Bu yüzden senaryoyu ayak bileğine uyacak şekilde yeniden yazmadık ama senaryoyu bitirdik çünkü ayak bileği bize zaman verdi.” Cruise’un ayak bileğindeki sakatlık aslında bir lütuf oldu ve Cruise’un serinin her bölümünde sınırları zorlamaya devam etme hırsını yavaşlatmadı.
Jason Momoa ‘Aquaman ve Kayıp Krallık’ Filminde
DC Evreni‘nin bu yıldızı yenilmez, incitilmesi imkânsız bir süper kahraman gibi görünebilir çünkü genellikle öyle birini canlandırıyor ama Jason Momoa sadece bir insan. 2018 yılındaki ilk “Aquaman” filmindeki başrolünün dünya çapında gişe rekorları kırmasının ardından Warner Bros hızla “Aquaman ve Kayıp Krallık” adlı bir devam filmi sipariş etti.
Fiziksel olarak zorlu ve dublör ağırlıklı aksiyon filminin çekimleri boyunca Momoa sanatı için acı çekti ve kırılganlığını ilerleyen yaşına bağladı. O zamanlar 42 yaşında olan aktör 2021 yılında “The Ellen DeGeneres Show“da “Yaşlanıyorum” dedi. “Gözlerimi mahvettim. İçine bir şey girdi ve onu kesti, sonra ameliyat olmam gerekti, fıtığım var, kaburgalarım çıktı. Sadece dayak yiyorum.”
Korneasının çizildiğini ve fıtık olduğunu doğrulayan Momoa, Yahoo!‘ya 2018 yapımı “Braven” filmindeki bir dövüş sahnesinin ters gitmesinin ardından yüzünde bir yara izi oluştuğunu açıkladı. “Bayıldım,” dedi. “Bir dublör bana vurdu. Beni gafil avladı. Göz teması kurmadık ve ben onu tutamadan bana vurdu ve her şey karardı.” Momoa’nın olay nedeniyle hastaneye kaldırılması gerekti ve “Braven “ın çekimleri bir günlüğüne durduruldu.
Uma Thurman ‘Kill Bill: Cilt 1’ Filminde
Uma Thurman, The New York Times‘a verdiği samimi bir röportajda yapımcı Harvey Weinstein tarafından taciz edildiğini açıkladı ve “Kill Bill” için kendisini tehlikeli bir sürüş sahnesine zorladığı ve kalıcı hasarlar bıraktığı söylenen yönetmen Quentin Tarantino hakkında da bazı ifşaatlarda bulundu.
“Korkmuştum,” diye itiraf etti. “Dedi ki: ‘Sana söz veriyorum araba iyi. Bu düz bir yol parçası. Saatte 40 mil hız yap yoksa saçların doğru yöne savrulmaz ve bunu sana tekrar yaptırırım. Ama içinde bulunduğum araç bir ölüm kutusuydu. Koltuk düzgün vidalanmamıştı. Kum yoluydu ve düz bir yol değildi.”
Thurman Karmann Ghia‘nın kontrolünü kaybetmiş ve araç yoldan çıkarak bir ağaca çarpmış ve o kadar acı çekmiş ki “bir daha asla yürüyemeyeceğine” inanmış. Başlangıçta korktuğu kadar kötü olmasa da, “kalıcı olarak hasar görmüş bir boyun” ve “berbat dizler” ile baş başa kaldı.
George Clooney ‘Suriye’ Filminde
George Clooney, 2005 yılı yapımı olan “Syriana” filminin bir işkence sahnesini çekerken, bir gösteri sırasında kafasını kırdı ve omurgasını ciddi şekilde yaraladı; bu, beğenilen başrol oyuncusunun fiziksel sağlık duygusu üzerinde kalıcı ve ciddi etkiler bırakan bir aksilikti.
O sırada Rolling Stone‘a yaralanmanın çok kötü olduğunu ve kendi canına kıymayı düşündüğünü söylemişti. Doktorlar ilk başta yaralanmanın yerini tam olarak belirleyemediler ama sonunda Clooney’nin omurgasından sıvı sızdığını fark ettiler ve durumun herkesin düşündüğünden daha ciddi olduğunu anladılar.
Aktör daha sonra The Hollywood Reporter‘a, uzun bir sürecin parçası olarak güçlü ağrı kesici ilaçlar almak zorunda kaldığını ve sonunda terapiye döndüğünde olumlu bir dönemece girdiğini açıkladı ve şöyle açıkladı: “Ağrı tedavisi ile ilgilenen bir adama gittim ve onun fikri ise şuydu: Eskiden hissettiklerin için yas tutamazsın çünkü bir daha asla böyle hissetmeyeceksin” dedi.
Oyuncuların Vücutlarına Kalıcı Hasar Veren Filmler ile İlgili Videolar
