Geri Kabul Anlaşması Nedir? Hangi Ülkeler Var, Maddeleri Neler?
Geri Kabul Anlaşması, bir bireyin sığınma başvurusu yaparak bulunduğu ülkeye geri gönderilmeme hakkını talep ettiği bir hukuki düzenlemeyi ifade eder. Bu tür anlaşmalar, birçok ülkenin hem ulusal hem de uluslararası hukuk sistemlerinde yer almaktadır. Genellikle sığınma başvurusu reddedilen kişilerin ülkelerine geri gönderilmesini önlemeyi amaçlar.
Geri kabul anlaşmaları, sığınma süreçlerini düzenlerken iki temel amaç güderler. Birincisi, sığınmacıların haklarını korumak; ikincisi ise göçmen akışını kontrol altına almak. Bu anlaşmalar, sığınma başvurularını titizlikle değerlendirme ve gerektiğinde sığınma hakkını tanıma yükümlülüğünü korurken, aynı zamanda istismar veya suistimalin önüne geçmeye yardımcı olur. Bu denge, sığınma sisteminin adil ve etkili bir şekilde çalışmasını sağlar.
Geri Kabul Anlaşması, genellikle tartışmalara yol açan bir konuyu işlemektedir. Kimi eleştirmenler, bu tür anlaşmaların sığınmacıların insan haklarına müdahale anlamına geldiğini iddia ederlerken, diğerleri ise sığınmacı akışının ulusal güvenlik bakımından kontrol altında tutulmasının önemli olduğunu savunmaktadırlar.
Sonuç olarak, geri kabul anlaşmaları oldukça karmaşık ve hassas bir konuyu ele almaktadır. Bu anlaşmaların uygulanması, sığınmacıların haklarının korunması ve aynı zamanda ülkelerin güvenlik ihtiyaçlarının dengelemesi amacını taşır. Her bir anlaşma, ilgili ülkelerin ihtiyaçlarına ve değerlerine göre farklılık gösterebilir.
Geri Kabul Anlaşması Hangi Ülkeler Var?
Geri Kabul Anlaşması, çeşitli ülkeler arasında farklı şekillerde var olan anlaşmalar ve düzenlemeleri ifade eder. Bu anlaşmaların geçerli olduğu ülkeler ve ayrıntıları zaman içinde değişebilir. Ayrıca, bu tür anlaşmaların isimleri ve kapsamı ülkeden ülkeye değişiklik gösterebilir. Bununla birlikte, genel olarak birçok ülke sığınmacıların ve göçmenlerin geri kabul edilmesini düzenleyen anlaşmaları imzalamış ya da uluslararası düzenlemelere katılmıştır.
Bir ülkenin hangi geri kabul anlaşmasına katıldığını ya da hangi uluslararası göçmenlik düzenlemelerini kabul ettiğini tespit etmek için, ilgili ülkenin göç ve sığınma politikalarını ve uluslararası taahhütlerini incelemek gereklidir. Bu bilgilere ulaşmak için, o ülkenin resmi hükümet web siteleri ya da uluslararası göçmenlik organizasyonlarının veri tabanları kullanılabilir.
Her ülkenin bu tür anlaşmaları ve düzenlemeleri kendi özgün şekilde ele aldığını unutmayı lütfen unutmayın. Bu nedenle, belirli bir ülke için geçerli olan Geri Kabul Anlaşmalarını araştırmak için o ülkenin resmi kaynaklarına başvurmak önemlidir.
Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı sitesinde yer alan bilgilere göre; hali hazırda Suriye, Yunanistan, Kırgızistan, Romanya, Ukrayna, Pakistan, Rusya Federasyonu, Nijerya, Bosna Hersek, Yemen, Moldova, Belarus ve Karadağ gibi ülkeler ile geri kabul anlaşmamız var. Türkiye; Güney Kıbrıs Rum Kesimi’ni resmi olarak tanımadığı için bu ülke ile bir anlaşma yok.
Geri Kabul Anlaşması Maddeleri Nelerdir?
Geri kabul anlaşması maddelerinin özeti genel itibari ile aşağıdaki gibidir;
- 20 Mart 2016 tarihinden itibaren Yunanistan adalarına geçen yeni düzensiz göçmenler, artık Türkiye’ye geri gönderilme sürecine tabi tutulacaklar. Bu adalara ulaşan göçmenler, uluslararası hukuk kurallarına uygun bir şekilde kayıt altına alınacak ve sığınma talepleri bireysel olarak incelenecektir. İncelenen taleplerin dayanaksız bulunması halinde, söz konusu göçmenler Türkiye’ye iade edilecektir.
- Birleşmiş Milletler tarafından belirlenen kriterlere göre, Yunanistan adalarından Türkiye’ye iade edilen her bir Suriyeli göçmen, Türkiye’den başka bir Suriyeli ile değiştirilerek AB ülkelerinden birine yerleştirilecektir.
- Türkiye, deniz ve kara rotaları üzerinden kaydedilen “yasa dışı göçmen” akışını engellemek ve Avrupa Birliği’ne yönelik bu yeni akışı kontrol altına almak amacıyla her türlü tedbiri almayı taahhüt ediyor. Bu hedefe ulaşmak için AB ve komşu ülkelerle etkili bir işbirliği yürütecektir.
- “Düzensiz geçişler” sona erdiğinde (ki bu sona ermeyecektir) veya büyük ölçüde azaldığında, AB üyesi ülkelerin katılımı gönüllülük esasına dayanacaktır.
- Türkiye için vize kolaylığı ve muafiyeti konuları, 2016 yılının Haziran ayının sonuna kadar belirlenen tüm kriterlerin yerine getirilmesi şartıyla ele alınarak, vize muafiyeti uygulamasına hız kazandırılacaktır.
- Türkiye’ye mültecilere yönelik sağlanan ödenek, ayrılan 3 milyon Euro’luk bütçenin ödeme süreci hızlandırılacak ve 2018 yılının sonuna kadar ek olarak 3 Milyar Euro’luk fon tahsis edilecektir.