10 Kasım Atatürk’ü Anma Günü: Dünya Atatürk İçin Ne Dedi?
10 Kasım Atatürk’ü anma günü…! Bu günde, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kurucusu, Türk Milleti’nin lideri Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, hayata gözlerini yumduğu tarih olarak, hasret, özlem ve saygı dolu anma törenleri yapılmaktadır. Fikirleriyle, eserleriyle ve muhteşem dehasıyla, ölümünün üzerinden 85 yıl geçmiş olmasına rağmen hala var olan büyük bir devlet adamının, aramızdan ayrılışı, ilk günkü gibi yüreklerimizi sızlatmaktadır.
Tarih boyunca pek çok ülke lideri, vefatının ardından çeşitli törenlerle anılmıştır. Ancak, ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün ölümü, yalnızca yurdumuzda değil, tüm dünyada çok büyük bir yankı uyandırmıştır. Bir çok ülkenin ileri gelen isimleri, devlet başkanları, politikacıları ve yazarları 10 Kasım’ı, oldukça derin manalar içeren açıklamalarla ölümsüzleştirmiştir.
İşte biz de bu yazımızda sizlere, hem gururumuzu pekiştiren, hem de büyük bir özlemle burnumuzun direğini sızlatan bazı paylaşımları aktarıyor olacağız. Konuya ilişkin videolara ise yazımızın sonunda ulaşabilirsiniz.
10 Kasım Atatürk’ü Anma Günü: Dünya Atatürk İçin Ne Dedi?
Emanullah Han – Afgan Emiri :
Afganistan’ın “Reformcu Lideri” Amanullah Han; ülkesinin Birleşik Krallık’ ın etkisinden kurtularak, istiklaline kavuşmasına önderlik eden ve bu mücadelesinde de kendisine, “kendi ülkesinin bağımsızlık mücadelesindeki liderliğine hayran olduğu” ATATÜRK’ ü örnek almıştır. Bu amaçla da, 1928 yılında ülkemize ziyaret gerçekleştirerek, genç Türkiye Cumhuriyeti’ nin ilk resmi ziyaretçisi olarak, “askeri alanda yapacağı reformlar” için Türkiye’ nin desteğini istemiştir.
İşte Afgan Emiri Amanullah Han’ ın ATATÜRK’ ün ardından duygu yüklü sözleri:
“Büyük Atatürk’ün ufulünden dolayı teessürümüz o derece derin ve sonsuzdur ki, bunu ifade etmek için kelime bulamıyorum. Çünkü Atatürk, yalnız Türkiye’nin değil, bütün şarkın Ata’sı idi.”
Franklin D. ROOSEVELT – A.B.D Başkanı :
A.B.D.’ nin 1933-1945 yılları arasında başkanlık görevinde bulunan Franklin Delano Roosevelt, tam bir Atatürk hayranı olarak karşımıza çıkmaktadır. Modern Türkiye’ nin tüm dünyaya tanıtımı için Amerikalı gazeteci Julien Byran tarafından çekilen belgesel filmin 27 Mart 1927’ de Beyaz Saray’ daki gösteriminden sonra, Atatürk’ e yazdığı mektupta “ Atatürk’ ün başarılarından bahisle O’nu ve eserlerini görmeyi çok istediğini belirten samimi duygularını dile getirmiştir. Atatürk de, aynı nezaketle cevap vermişse de, bu buluşma gerçekleşememiştir.
Franklin D. ROOSEVELT’ in hayranlığını belirten iki farklı zamandaki sözleri şöyledir:
“Mustafa Kemal hakkındaki bilgiyi, O’nu çok iyi tanıyan birisinden edindim. Sovyet Rusya Hariciye Nazırı Litvinof ile görüşürken kendisine onun fikrince bütün Avrupa’nın en kıymetli ve en ziyade dikkate değer devlet adamının kim olduğunu sordum. Bana Avrupa’nın en kıymetli devlet adamının Türkiye Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk olduğunu söyledi.” (1937 yılı)
“Benim üzüntüm, bu adamla tanışmak hususundaki şiddetli arzumun gerçekleşmesine artık imkân kalmamış olmasıdır. Bu çapta insanlar dünyaya sık gelmezler.” (10 Kasım 1938)
John F. KENNEDY- A.B.D Başkanı:
Amerika Birleşik Devletleri’ nin 35.Başkanı olan John Fitzgerald KENNEDY, 9 Kasım 1963 tarihinde, yani Atatürk’ ün ölümünün 25.yılında; 25.yıl için yapılacak anma töreninde hem Türkiye’ de ve hem de ABD’ de yayımlanacak bir ses kaydı hazırlar.
İşte bu ses kaydı ile tüm dünyaya Atatürk için övgü dolu mesajı:
“Atatürk adı insana, bu yüzyılın büyük insanlarından birinin tarihî başarılarını, Türk Ulusu’na ilham veren liderliğini, modern dünyayı anlayışındaki ileri görüşlülüğü ve bir askeri önder olarak kudret ve yüksek cesaretini hatırlatmaktadır.
Çöküntü halinde bulunan bir imparatorluktan özgür Türkiye’nin doğması, yeni Türkiye’nin özgürlük ve
bağımsızlığını şerefli bir şekilde ilan etmesi ve o zamandan beri koruması, Atatürk’ün Türk halkının işidir. Şüphesiz ki, Türkiye Cumhuriyeti’nin doğuşu ve o zamandan beri Atatürk’ün ve Türkiye’nin giriştiği derin ve geniş devrimler kadar bir ulusun kendisine olan güvenini daha başarıyla belirten bir başka örnek gösterilemez.”
Winston Churchill – İngiltere Başbakanı :
Çanakkale Savaşları zamanında Birleşik Krallık Donanma Bakanı olan ve 2.Dünya Savaşı sırasında da İngiltere Başbakanı olarak görev yapan Winston Churchill de çok büyük bir Atatürk hayranıydı. Churchill, “Çanakkale Savaşlarında karşısında yenik düştüğü” büyük komutana duyduğu hayranlığını şu sözlerle dile getirmiştir:
“Şu anda mağlubiyeti bütün damarlarımda hissetmekteyim. Çok üzgünüm. Oldukça umutluydum. Daha düne kadar “Çanakkale bizimdir” diyordum. Çünkü savaşı kazanmak için; askeri, parayı, cephaneyi, her şeyi hesaplamıştım. Hepsinde çok üstündük. Mutlak yenecektik. Yalnız bir şeyi hesaba katmamışız. MUSTAFA KEMAL’i..
“Savaşta Türkiye’yi kurtaran, Savaştan sonra da Türk Milletini yeniden dirilten Atatürk’ün ölümü, yalnız yurdu için değil, Avrupa için de büyük kayıptır. Her sınıf halkın O’nun ardından döktükleri içten gözyaşları bu büyük kahramana ve modern Türkiye’nin Ata’sına layık bir tezahürden başka bir şey değildir. (1938)
Dwight D. Eisenhower – ABD Başkanı :
“IKE” lakaplı Dwight D. Eisenhower, ABD’ nin 34.Başkanı olup ; Atatürk için yapılan Anıt Mezar (Anıtkabir) nedeniyle 1953 yılında verdiği beyanatta şunları ifade etmiştir: “Kemal Atatürk için daimî bir anıt tesisi münasebetiyle Türkiye’ye tebriklerimi arz ile gurur duyuyorum. O’nun gösterdiği yolda yürüyen büyük ulusunuz çok önemli başarılar elde etmiştir. Türk birliğinin ve ilerleyişinin mimarı Atatürk’ün hatırasını anmak için yapılan bu tören, dünyanın her tarafından hür insanlara ilham kaynağı olmuş bir zata çok yerinde bir saygıdır.”
Charles de Gaulle – Fransa Devlet Başkanı :
2.Dünya Savaşı öncesinde “zırhlı savaş teorisyeni” olarak tanınan, hem asker hem siyasetçi kişiliğiyle bilinen Charles de Gaulle; Fransa Başbakanı ve 18.Fransa Cumhurbaşkanıdır. 1963 yılında, Atamızın 25.ölüm yıldönümünde yayınladığı mesaj, Atatürk’ün uygarlık yolundaki mücadelesine vurgu yapmaktadır:
“Büyük Atatürk’ün ölümünün 25. yıl dönümü nedeniyle Fransız Ulusu’nun, Türk Ulusu’ na karşı duymakta olduğu sadık dostluk duygularını dile getirmek isterim. Türkiye Tarihi, bugün, her zamandan çok Batı ve Avrupa tarihinden ayrılmaz bir durumdadır. Ve Atatürk’ün bu yöndeki gayretleri sonuçsuz kalmamıştır. Memleketlerimiz arasındaki yüzyılları aşan dostluk, bu gelişmenin temelini oluşturur.”
Douglas Mc ARTHUR – Amerikalı General :
ABD’ nin o dönem Kara Kuvvetleri Komutanı olan Orgeneral Douglas Mc ARTHUR da, Atamızla arkadaş olmakla duyduğu gururla, O’ nu şöyle tarif etmektedir:
“Asker – devlet adamı, çağımızın en büyük liderlerinden biri idi. Kendisi, Türkiye’nin, dünyanın en ileri memleketleri arasında hak ettiği yeri almasını sağlamıştır. Keza O, Türklere, bir milletin büyüklüğünün temel taşını teşkil eden, kendine güvenme ve dayanma duygusunu vermiştir. Ben ATATÜRK’ ün sadık arkadaşlarından biri olmakla gurur duyuyorum.”
Aristide BRIAND – Fransa Başbakanı :
Fransa Dışişleri bakanlığı yaptığı dönemde, Almanya ile Fransa ilişkilerini yumuşatmasıyla ünlü olup; on bir dönem de Fransa başbakanı olarak görev yapan ve 1926 yılında Nobel Barış Ödülünü kazanan BRİAND, 1921 yılında Yeni Türk Devleti ile Ankara Antlaşması’nı imzalamıştır. Anlaşma imzaladığı için, bizi arkadan vurdu, dağ başındaki haydutlarla, Mustafa Kemallerle anlaştı; diyenlere, Fransız Başbakanının Mecliste verdiği cevap çok ilginçtir:
“Dağ başındaki haydutlar diye isimlendirdiğiniz kahraman Mustafa Kemal ve O’nun tüm askerleri burada olsalardı, teker teker hepsinin heykellerini dikerdik. Böylesine kahraman bir antlaşma imzalamaktan gurur duyuyorum.”
Sir A. Douglas Home – İngiltere Başbakanı:
Eski Birleşik Krallık’ ta 1963 – 64 yılları arası Başbakanlık yapan Alexander Frederick Douglas Home da Atatürk’ e olan hayranlığını aşağıdaki sözleriyle dile getirmiştir:
“Mustafa Kemal ismini bundan 50 yıl önce seçkin bir Türk komutanı olarak duymuştuk. Daha sonra barışın kuruluşuyla devlet adamlığı özelliklerini ortaya koymak fırsatını elde etmesi, büyük millî önderlerden biri olarak O’na tarihin en yüce mevkilerinden birini kazandırmıştır. O kahraman ve cesur askeri saygıyla, modern Türkiye’nin gerçek babası olan devlet adamını da hayranlık ve şükranla anıyoruz.”
Edouard HERRİOT – Fransa Eski Başbakanı:
Fransa’ nın eski başbakanlarından Edouard HERRİOT, 1933 yılında yaptığı bir konuşmada Atatürk’ e “Paşa” diye hitap ederek, hayranlığını içtenlikle şöyle dile getirmiştir:
“Paşa, size nasıl hayran olmayayım? Ben Fransa’da laik bir hükümet kurmuştum. Bu hükümeti Papa’nın Paris’teki temsilcisinin yardımı ile papazlar devirdi. Sizse bir halifeyi kovdunuz ve gerçek anlamıyla laik bir devlet kurdunuz. Siz, bu taassup içinde laikliği bu topluma nasıl kabul ettirdiniz? Dehanızın büyük eseri laik bir Türkiye yaratmak
olmuştur.”
Eleftherios Kyriakos Venizelos – Yunanistan Eski Başbakanı:
Yunanistan’ ın en önemli siyasi yüzlerinden biri kabul edilen Venizelos, Mustafa Kemal ile yüz yüze tanışmış olmaktan memnuniyet duymakta; kaleme aldığı anılarında Atatürk’ ün samimiyetinden, karakterinden ve gerçekleştirdiği reformlardan çok etkilendiğini ifade etmektedir. 1934 yılında Atatürk’ ü Nobel Barış Ödülü’ ne aday göstererek de, hayranlığını tüm dünyaya ilan etmiştir. Aşağıdaki sözler ide bu hayranlığın küçük bir ifadesidir:
“Bir ulusun hayatında bu kadar az sürede bu denli kökten değişiklik pek seyrek gerçekleşir… Bu olağanüstü işleri yapan Mustafa Kemal, hiç kuşkusuz kelimenin tam anlamıyla büyük adam niteliğine hak kazanmıştır. Ve bundan dolayı Türkiye övünebilir.”
İoannis METAKSAS -Yunanistan Eski Başbakanı :
Aynı zamanda eski bir asker olan METAKSAS, başbakanlığı döneminde, 1937 yılında Türkiye’ yi ziyaret ederek, Cumhurbaşkanı Atatürk ile bizzat görüşmüş ve görüşlerinden etkilenmiş bir kişi olarak şu sözleri söylemiştir: “Atatürk yalnız Türk tarihinin büyük bir siması değil, aynı zamanda bir büyük barış adamıdır. O’nun yeni Türkiye’yi yaratan eseri, yüzyıllara intikal eden bir anıt olarak kalacaktır.”
Muhammed Ali Cinnah – Pakistan’ın Kurucusu :
Hukukçu, politikacı ve devlet adamı kimliğine sahip olan Muhammed Ali Cinnah, Pakistan’ ın kurucusu ve ilk devlet başkanı olmakla birlikte; Pakistan’ ın kuruluşunda verdiği mücadeleler nedeniyle “Ulu Önder” ve “Milletin Babası” diye anılır. Cinnah, halkı için verdiği mücadelede kendisine örnek aldığı Ulu Önderimiz için samimi duygularını,1954 yılında şu sözlerle ifade etmiştir:
“O, Türkiye’yi kurmakla bütün dünya uluslarına Müslümanların seslerini duyuracak kudrette olduğunu ispat etti. Kemal Atatürk’ün ölümüyle “müslüman dünyası” en büyük kahramanını kaybetmiştir. Atatürk gibi bir önder, önlerinde bir ilham kaynağı olarak dikildiği halde, Hint Müslümanları bugünkü durumlarına hâlâ razı olacaklar mı?”
Muhammed Eyyüb Han – Pakistan Devlet Başkanı:
1958 – 69 yılları arasında görev yapan Muhammed Eyyüb Han, Pakistan’ ın 2.Cumhurbaşkanıdır. O’ da tıpkı kurucu lider Cinnah gibi 1963 yılındaki konuşmasında, Atamıza olan hayranlığını açıkça ifade etmiştir:
“Kemal Atatürk, yalnız bu yüzyılın en büyük liderlerinden biri değildir. Biz Pakistan’da O’nu, gelmiş geçmiş bütün çağların en büyük adamlarından biri olarak görüyoruz. O, yalnız sizin ulusunuzun sevgili önderi değildir. Dünyadaki bütün müslümanlar, gözlerini sevgi ve hayranlık duygularıyla O’na çevirmişlerdir. Askeri bir deha, doğuştan bir lider ve büyük bir yurtsever…”
Prof. Herbert MELZIG -Tarihçi:
Alman tarih profesörü Herbert MELZIG’ in Atamız hakkındaki şu sözleri ise; gerçekten çok etkileyicidir:
“Istırap çeken dünyada barış ve esenliği yeniden kurmak ve insanlığın yalnız maddi değil, manevi gelişmesini sağlamak isteyenler Atatürk’ ün iman verici ve yön göstericiliğinden örnek ve kuvvet alsınlar. O, kendi milleti ve beşeriyet alemi için beslediği muhabbetle, bir dahinin neler yarattığına dair, cihana fevkalade heyecanlı bir sahne seyrettirmektedir. Atatürk tarihten hakiki dersler almış nadir büyüklerden biridir. Bütün çaba ve uğraşmaları yalnız kendi ulusu içindir.
Cevahirlal Nehru – Hindistan Başbakanı:
Az gelişmiş bir ülkenin modern lideri olarak Nehru, Hindistan’ ın Britanyalılara karşı bağımsızlık hareketi sırasında önemli aktörlerden biri olmuştur. Hindistan’ ın ilk başbakanı olup; bağımsızlık mücadelesinde hayranı olduğu Atatürk’ e olan duyguları kendi ifadesi ile şöyledir:
“Kemal Atatürk veya bizim O’nu o zamanlar tanıdığımız ismiyle “Kemal Paşa”, gençlik günlerimde benim kahramanımdı. Büyük devrimlerini okuduğum zaman çok duygulandım. Türkiye’yi modernleştirme yolunda, Atatürk’ün giriştiği genel çabayı büyük bir takdirle karşıladım. O’nun dinamizmi, yılmaz ve yorulmak bilmezliği insanda büyük bir etki yaratıyordu. O, Doğuda modern çağın yapıcılarından biridir. O’nun en büyük hayranları arasında bulunmakta devam ediyorum.”
Kurt G. Kiesinger – Federal Almanya Başbakanı:
“Ben Türk – Alman dostluğunu yakından tanıyan bir neslin çocuğuyum. Küçük yaşımda bir adamın kahramanlıklarını, yaptığı hizmetleri, ülkesi için giriştiği özverileri gördüm. Bu adam Mustafa Kemal’di. Bugün daha iyi kavrıyorum ki, o insan büyük bir devlet adamıydı. Büyüktü, çünkü, ölçüyü korumasını her zaman bildi ve eserini tehlikeye sokacak sınırları aşamadı. Yürekliliğin ve kendi yürekliliğinin sınırlarını da çizebilecek kadar anlayışlıydı.” (1968)
Lord Kinross – İngiliz Devlet Adamı:
“Atatürk, tarih boyunca gelip geçmiş en büyük devlet adamlarından biridir. Hiçbir zaman yaşadığı zamanın üzerinde durmamış, ileriyi görerek ona göre iş yapmıştır. Atatürk’ü Mussolini ve Hitler gibi yöneticilerden ayıran nokta işte bu niteliktir. Onlar her yaptıklarında kendilerini düşünerek hareket ediyorlardı. Atatürk, kendisinden ötesini, 20 – 30 yıl ilerisini görerek hareket ederdi.” (1960)
Naman Narayanan – Hindistan Cumhurbaşkanı :
“Özgürlük mücadelemiz sırasında Türk Kurtuluş Savaşı’ndan ve Mustafa Kemal Atatürk’ün ilkelerinden çok etkilendik. Atatürk’ün milliyetçilik, laiklik ve demokrasi ilkeleri, ülkemin gelişmesinde çok etkili oldu.”
Habib Burgiba – Tunus Devlet Başkanı :
“Vatanımın bağımsızlığı uluslararası bir gerçek olduğu gün, Allah’a şükürden sonra ilk hatırladığım isim, Gazi Mustafa Kemal Atatürk oldu. Ümit kapılarının kapandığı bunalım anlarında, O’nun destan olan yaşamı ve savaşımı bana esin kaynağı oldu.”
Llllustration Gazetesi – Fransa
“Tarih çok büyükler gördü. İskenderler’i, Napolyon’ları, Washington’ları gördü. Fakat yirminci yüzyılda büyüklük rekorunu ATATÜRK, bu Türk oğlu Türk kırdı.”
Tahran Gazetesi – İran
“Bu gibi dehalar ancak görünüşte ölürler. Çünkü, gerçekte ulusların anlayışlarında derin ve silinmez izler bırakan eseriyle, daima yaşarlar. Böyle insanlar, bir kuşak için doğmadıkları gibi, belli bir devre için de doğmazlar. Bu gibi insanlar, uluslarının bu gibi nimetler kaynağından durmaksızın yararlanmalarına imkân vermek suretiyle yüzyıllarca ulusların tarihlerine egemen olacak insanlardır.”
Daily Telgraph – İngiltere
“Kadınlar başka hiçbir ülkede bu kadar hızla ilerlememişlerdir. Bir ulusun bu derece değişmesi, tarihte, gerçekten eşi olmayan bir olaydır.”
W. Somerset Maugham – İngiliz Romancı -Yazar
“Bir insanın değerinin en belirli ölçüsü kendi alanındaki üstünlüğünü dostuna düşmanına kabul ettirebilmesindedir. İşte Atatürk bu yüceliğe ermiş dahilerden biridir. Bir ihtilalci olarak modern Türkiye’yi yaratmış, davasında muzaffer olmuş ve yüzyılımızın büyük devlet adamları arasına katılmıştır.”
Georges Duhamel
“Mustafa Kemal’in tasarladığı düşünce devrimi, zaten gerekliydi diye, bazı Batılıların basit bulabilecekleri bir devrimi içine alıyordu. Kendisine haklı olarak Atatürk, yani Türkler’in Ata’sı denen Mustafa Kemal, girişim ve umutlarının gürültüsüyle ortalığı ayağa kaldırmadan çalıştı. Dünyanın, insana şaşkınlık veren bu eser hakkında pek az şey bilişi de herhalde bundandır. Bu eser, İngiliz, Fransız ya da Rus inkılapçılarının eserine hiçbir
bakımdan benzemez.
Bu ülkelerden hiçbiri, dile, yazıya dokunabilmeyi akıllarının kıyısından bile geçirmemiştir. Ne Cromwell, ne Robespiere ve ne de Lenin ile arkasından gelenler, önderlik ettikleri ulusu, bilim felsefesi, düşünce yönetimi, kısacası alın yazısını değiştirme yoluna götürmeye kalkışmamışlardır. Mustafa Kemal, bunu yapan ve başaran adamdır.”