Müzik Vücudu İyileştirir Mi?
Bilimsel kanıtlar, çoğu müzikseverin uzun süredir şüphelendiği ve bazı geleneksel bilgeliklerin bize öğrettiği şeyi destekliyor: Müzik dinlemek tedavi edici olabilir ve insan zihni ve bedeni üzerinde somut bir iyileştirici etkiye sahip olabilir. International Journal of Complementary & Alternative Medicine‘de yayınlanan 2023 yılı araştırmasına göre, müziğin tam olarak nasıl iyileştirdiği ve insanların ruh hali ile genel refah duygusu üzerinde sahip olabileceği olumlu etkiler frekansa bağlıdır.
BetterSleep yazar 174 Hz‘den başlayarak, ses dalgalarının nasıl titreştiği ile ilgili olan “solfej frekansları“, uzun süredir “iyileştirici frekanslar” olarak adlandırılıyor; gevşemeyi teşvik ettiği, kan basıncını düşürdüğü ve bazı durumlarda diğer yararlarının yanı sıra anestezik görevi gördüğünü söyledi. Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezlerine (CDC) göre, insan DNA‘sının ultraviyole ışığı emme yeteneği, belirli “solfej frekanslarından” da etkilenir, araştırmaların olumlu sağlık sonuçlarıyla bağlantılı olduğunu destekler.
2023 yılı çalışmasına göre, başka bir solfej frekansı olan 528 Hz, kortizol gibi stres hormonlarını azaltır, oksitosin gibi hormonların üretimini destekler ve insan vücudunun alkolü işleme biçimini değiştirir. 528 Hz tonlarının bir başka yönü de sağlığımız üzerinde en doğrudan etkiye sahip olabilir: beyindeki reaktif oksidatif türleri veya ROS‘u artırmak gibi.
Avrupa Kanser Dergisi‘ne göre, insan hücrelerinin oksijeni nasıl metabolize ettiği ile ilgili olarak, yüksek ROS seviyeleri tümör baskılanmasıyla bağlantılıdır ve bazı kanser tedavilerinde rol oynayabilir.
Müzik Vücudu İyileştirir Mi?
Kortizolü Düşürmek Ruh Halimizden Daha Fazlasına Yardımcı Olur
Potansiyel kanser tedavisi bir yana, vücuttaki yüksek kortizol seviyeleri, yalnızca duygularımızın ötesinde uzun bir olumsuz sağlık sonuçları listesiyle bağlantılıdır. Yüksek stres iltihaba neden olabilir, bağışıklık sistemimizi zayıflatabilir ve karaciğerimizden şeker salınımını tetikleyebilir. Cleveland Clinic‘e göre, kortizolün kan basıncını nasıl etkilediği tam olarak anlaşılamamış olsa da, artan kortizol seviyeleri de yüksek tansiyonla ilişkilendirilmiştir.
Bu arada, muhtemelen solfej frekanslarından etkilenen daha yüksek oksitosin seviyeleri ve daha düşük kortizol, zihinsel sağlığımızdan daha fazlasını etkiler. Daha fazla oksitosin üretimi, daha düşük kan basıncı, daha az endişe ve daha az stres anlamına gelebilir. Oradan, farklı solfej frekanslarının bir dizi başka olumlu sağlık sonucuna sahip olduğu gösterildi, bu da müziğin vücudu gerçekten iyileştirebileceğini düşündürüyor.
174 Hz‘in bir sonucu potansiyel olarak bir ağrı kesici ve kas gevşetici görevi görürken, diğer kanıtlar 285 Hz‘nin yaraların iyileşmesine ve doku yenilenmesini desteklemesine bile yardımcı olabileceğini öne sürüyor. Cleveland Clinic‘e göre müzik dinlemek aynı zamanda sistemimizde endorfin ve serotonin salgılıyor ve bu daha hafif ruh halleriyle bağlantılı ödül ve heyecan kimyasalları, uyku ve yemek yeme alışkanlıklarımızı da etkiliyor.
Müzik Ve Darülaceze Bakımı
Şimdiye kadar ana hatları ile belirtilen ve daha fazla nedenden dolayı müzik, darülaceze ve TSSB yani travma sonrası stres bozukluğu tedavisi dahil olmak üzere bir dizi sağlık ve akıl sağlığı bakımı ortamında giderek daha fazla kullanılmaktadır. Humana, müziğin sağlık ve esenlik faydalarının klinik ortamların dışında da kullanılabileceğini belirtiyor. Kendi başınıza müzik dinlemek, bir enstrüman çalmayı öğrenmek veya canlı bir konsere ya da müzik performansına katılmak, hepsinin olumlu etkileri olabilir.
Journal of Human Ecology‘de yayınlanan araştırmaya göre, Amerikan Müzik Terapi Derneği‘ne (AMTA) göre, müzik terapisi bir süredir geleneksel Afrika toplumlarının bir parçası ve en azından 18. yüzyılın sonlarından beri ampirik bilimsel araştırmaların konusu olmuştur. Sanjay Gupta‘ya (AMTA aracılığıyla) göre bu araştırma, “Müzik terapisinin konuşmaya yardımcı olmasının yanı sıra motor becerilere, hafızaya ve dengeye de yardımcı olduğunu” göstermiştir. Gupta, müziğin “duygusal olarak canlandırıcı” olduğunu da söylemiştir.
Ve merhum sinirbilimci Dr. Oliver Sacks‘e göre, “Müzik terapisini, hasar gördüğünde serebral işlevi düzenleme veya yeniden düzenleme konusundaki benzersiz kapasitesi nedeniyle, Parkinson ve Alzheimer gibi birçok nörolojik hastalıkta büyük bir güce sahip bir araç olarak görüyorum” demiştir.