İştahsız Çocuk İçin Neler Yapılmalıdır?
İştahsız çocuk, özellikle annelerin korkulu rüyasıdır! Bebeğimiz dünyaya geldiği andan itibaren, annelik hormonları yoğun bir şekilde devreye girerek, onu büyütmek için çaba harcamamızı sağlar. Bu serüvenin en başında ise hiç şüphesiz ki; beslenme konusu gelmektedir. Beslenme bir canlının hayatta kalabilmesi için ihtiyacı olan en temel unsurdur.
Dünyaya gözlerini yeni açan bebeğimiz ise savunmasız ve bakıma muhtaç bir haldedir. Onu en iyi şekilde beslemek, öz bakımını yapmak, konforunu sağlamak ve büyümesini izlemek ise en önemli hedefimiz haline gelir. Bu nedenle anneler, çocukları yemek yemediği zaman adeta kendileri aç kalmış gibi hissederler ve öte yandan da suçluluk duyarlar.
İştahsız çocuklar için pek çok yol denenmektedir. Ancak öncelikle o çocuğun gerçekten iştahsız olup olmadığından emin olmak gerekir. Bazen anneler, kendi istedikleri kadar yemek yemeyen ve küçük porsiyonlar tüketen çocuklarını iştahsız olarak nitelendirirler.
Oysa ki, çocuğun midesi yaşıyla doğru orantılı olarak büyür. Bu nedenle küçük yaştaki bir çocuğun, bizim düşündüğümüz ölçüde yemek yememesi, aslında normal kabul edilmelidir.
Fakat çocuk gerçekten yaşıyla orantılı olarak değerlendirildiğinde de; az yemek yiyorsa, sürekli öğün atlıyorsa,ekran, masal vb. uyaranlar olmadan masaya oturmuyorsa, uzun süre beslenmemesine karşın açlığını hissetmiyorsa, yemek zamanları çok uzun sürüyor ve hem ebeveyn hem de çocuk için işkenceye dönüşüyorsa ya da ilerleyen yaşına rağmen, sadece sıvı gıdalar çocuğa yeterli geliyorsa, işte o zaman iştahsız çocuktan söz etmek mümkündür. Peki bu durumda neler yapılmalıdır? İşte size hayatınızı kolaylaştıracak bazı bilgiler!
İştahsız Çocuk İçin Yapılabilecekler İle İlgili Öneriler!
- Yemek saatleri ile uyku saatlerinin çakışmamasına özen gösterin. Beslenme ve uyku tamamlayıcı unsurlardır. Aç olan çocuk kaliteli uyuyamaz, uykusu olan çocuk ise iştahlı bir şekilde yemek yiyemez.
- Uykudan uyanır uyanmaz yemek yemeyi çocuğunuza teklif etmeyin. Vücudun uyku modundan çıkıp, yaşamsal faaliyetlere dönebilmesi için gereken zamanı verin.
- Yemek öncesi çocuğunuzla oyun oynayın. Böylelikle yemek saatine giden yoldaki stres bariyerlerini aşarak, daha soft bir ambiyans yaratabilirsiniz.
- Öğünlerin sırası ve düzeni olsun. Öreğin; kahvaltıyı öğle saatinde, ara öğünü akşam yemeği vaktine yakın bir zaman diliminde verirseniz, beslenme düzenini kurmanız zorlaşacaktır.
- Şeker, çikolata, gazlı içecekler ve bunun gibi abur cuburlar, hem gelişim düzeyini olumsuz etkilemekte, hem de çocuğunuzun sağlıklı yemeklere karşı ilgisini yok etmektedir. Bu konuda kuralcı olun.
- Yemek konusunda ısrarcı olmayın. Israr ettiğiniz ya da öfkelendiğiniz takdirde, çocuk bunu bir özerklik çabası içine girmek olarak algılayacak ve o da kendi istediğini yaptırmakta ısrar edecektir. Sakin, kararlı ve soğukkanlı olmalısınız.
- Aile sofrası kavramını oluşturun. Bu, çocuğun kendini güvende hissetmesine, sıcaklık almasına ve yemek yemenin ruhuna inmesine yardımcı olacaktır. ‘’Birlikte yapılan aktivite’’ hissi verecektir.
- Asla ekran karşısında yemek yedirmeyin, yemek saatlerinde neşeli sohbetler edin ve çocuğun da; bu zamanları birlik, beraberlik, muhabbet ortamı olarak görmesini sağlayın.
- Yemeğini kendisi yemesi için teşvik edici cümleler kurun. Bu onun özgüvenini geliştirecek, üzerindeki yemek yeme baskısını kaldıracak ve daha rahat bir ortam oluşmasını sağlayacaktır.
- Çocuğunuzun damak tadına ve doyma hissine saygı gösterin. Her yemeği sevmek zorunda olmadığını veya bazen küçük bir porsiyonla da doyabileceğini kabul ederek, sakin ve güler yüzlü olun.