İlk ve Son Dizisi Konusu ve Oyuncuları

İlk ve Son; blu Tv’de 2021 yılında yayınlanmış olan dram türünde bir Türk dizisidir. Baş rollerini Özge Özpirinçci ve Salih Bademci‘nin paylaştığı yapım, Cem Karcı tarafından yönetilmiştir. 10 yıllık bir ilişkinin başlangıç ve bitiş evrelerinin eş zamanlı olarak anlatılmasıyla ezber bozan bir tarafı vardır. Hayatın içinden gerçek kesitler sunan ve kalbimizle beynimiz arasındaki yolları tüm çıplaklığıyla ortaya koyan sıra dışı bir hikayesi mevcuttur.

İlk ve Son, sevginin tüm engelleri aşıp aşamayacağını sorgularken, bir yandan da ruhsal analizler yaparak, bazı travmaları bir takım temellere dayandırmıştır. İlişkideki beklentiler, çocuklukta karşılanamayan duygusal ihtiyaçlar, zamanın yıpratan tarafı ve tüm bunların üzerinde bir tutku ile var olma savaşı ! İşte bu yoğun duyguların izinde; Deniz ve Barış’ın aşklarının tüm evreleri izleyiciye doyurucu ve çarpıcı bir anlatımla aktarılmıştır.

Türkçe İsmi: İlk ve Son
IMDb Puanı: 8.1
Yapım yılı: 2021
İlk vizyon tarihi: 18 Ağustos 2021
Yaş Sınırı: 7+
Sezon sayısı: 1
Bölüm sayısı: 8
Yönetmeni: Cem Karcı
Senarist: Hakan Bonomo
Yapımcı: Ortak yapımcı Özge Özpirinçci
Yapım Şirketi: Blu Tv Özel Yapım
Başrol Oyuncuları: Özge Özpirinçci, Salih Bademci
Yapım Ülkesi: Türkiye
Kanal: Blu TV

İlk ve Son Dizisinin Konusu

Deniz; babasının annesine ihanet etmesine şahit olarak büyümüş yaralı bir kadındır. Bu nedenle de erkeklere ve daha da önemlisi evliliğe karşı olumsuz yaklaşmaktadır. Annesi üzüntüden kanser hastalığına yakalanıp hayata veda ettikten sonra, babasına olan öfkesi katlanarak büyümüş ve içindeki serseri ruhu özgür bırakmıştır. Kendisiyle, acılarıyla ve sancılı yanlarıyla dalga geçen umursamaz, hırçın, hoyrat, hayatla kavgası bitmeyen ve güçlü bir karakter haline gelmiştir.

Barış; Ağabeyinin elim bir trafik kazası sonucu yaşamını yitirmesiyle, ailesinin onulmaz acılarının altında ezilerek büyüyen ve duygusal açıdan fazlaca kırılgan olan bir adamdır. Bir ilaç firmasında çalışmaktadır. Her duygusunu çok yoğun yaşayan ve hayata karşı duruşunu bulmaya çalışan bir tavrı vardır. Yönlendirilmeye muhtaç, masum ve hassas bir karaktere sahip olan Barış, Deniz’in aksine çok daha uyumlu ve mülayim bir portre çizmektedir.

Deniz’in ağabeyinin düğününde bir kumsalda tanışan ve birbirlerine yaralarını göstermeleriyle aralarında farklı bir bağ oluşan bu iki genç; tutkulu, dolu dizgin, samimi, sıra dışı, eğlenceli ve çok gerçek bir aşka yelken açar. Yaşadıkları aşkın çocukluk travmalarıyla birleştiği noktalarda ise zamanla önemli çatışmalar ve büyük kavgalar başlar. Zıt karakterlerin kurduğu ve yaralarına merhem olduğu o kusursuz denge, bir süre sonra yetersizlikle yoğrulan yıpratıcı bir hal alır.

İlişkilerini evlilikle taçlandıran Deniz ve Barış’ın bir de oğulları olur. Ancak kurdukları bu aile ve aşkları onları bir arada tutmaya yetmez. Hoyrat ve yüksek duygular, kontrol altına alınamayan sancılı günlerin yaşanmasına sebep olur. Boşanmanın ardından da tıpkı ilişki evresinde olduğu gibi; ne gidebilmeyi, ne de kalabilmeyi başarırlar. Bu ikilem ise onlara bambaşka psikolojik dünyaların kapılarını aralar.