Göz Bebeklerimiz Neden Büyür Ya da Küçülür?
Gözlerimiz sadece görmemizi sağlayan organlarımız değildir. Aynı zamanda duygu ve düşüncelerimizin dışa vurulma şeklidir. Göz bebeklerimiz de içinde bulunduğumuz fiziksel ya da psikolojik durumlara göre büyür veya küçülürler. Peki nedir bu durumlar?
Göz bebeklerimiz aldığı ışığa bağlı olarak büyür ya da küçülürler. Eğer karanlık bir ortamda bulunuyorsanız göz bebekleriniz daha çok ışık alabilmek için büyürler. Çünkü aldıkları ışığı retinaya ulaştırarak görmemizi sağlarlar.
Eğer fazla aydınlık bir ortamdaysanız da bu defa da fazla ışığa maruz kalarak görme kaybı yaşamamak için küçülürler. Fazla ışıklı ortamlarda gözlerimizi kısarak bakmamız bu sebepledir. Çünkü yoğun ışık gözlerimizi rahatsız eder.
Ancak göz bebekleri yalnızca ışığa bağlı olarak büyümez ya da küçülmez. Herhangi bir kaza ya da hayati tehlikesi olan bir olay sonrasında göze ışık tutularak hastanın durumu kontrol edilir. Kontroller sırasında göz bebeklerinin büyüdüğü görülürse bu durum hastada iç kanama olduğu anlamına gelmektedir. Göz bebeklerinin tepkisiz kalması ise beyin korteksinin çalışmadığını gösterir.
Eğer nabız durduğu halde gözbebekleri küçülüyorsa beyne giden oksijenin çok kısa süre önce kesildiği ve kalp masajı yapılarak hastayı hayatta tutmanın mümkün olduğu anlaşılır.
Doktora gittiğimizde nörolojik olarak muayene edebilmek adına doktorunuz gözbebeklerinizin boyutunu küçük bir fener yardımıyla kontrol eder. Eğer iki gözbebeği de aynı boyutta değilse bu durum felç gibi bir nörolojik bozukluğun ya da görme yeteneğinde bir sorun olduğunu gösterir.
Göz Bebeklerinin Büyümesi Ya da Küçülmesi Üzerine Yapılan Araştırmalar
Bunların yanında yaşadığımız farklı durumlar ya da duygu değişiklikleri de göz bebeklerimizi etkiler. Örneğin fazla dikkat gereken bir işe yoğunlaştığınız sırada göz bebekleriniz büyür. Daha basit dikkat gerektirmeyen işlerle uğraştığınız sırada ise göz bebekleriniz küçülmeye başlar.
Bu durum, 1964 yılında Chicago Üniversitesinde psikolog olarak çalışan Eckhard Hess ve James M. Polt tarafından yapılan bir çalışmayla tespit edilmiştir.
Göz bebeklerinin büyümesi ya da küçülmesi ile ilgili yapılmış farklı araştırmalar da vardır. Örneğin 1970li yıllarda Kaliforniyalı araştırmacılar zihnin aşırı yorulması durumunda göz bebeklerinin durumunu merak etmişler ve sonuçta katılımcıların beyinleri aşırı zorlandığı zaman göz bebeklerinin küçüldüğünü ortaya koymuşlardır.
1977 yılında ise White ve Maltzman adlı psikologlar yaptıkları araştırmada katılımcılara üç farklı roman türünden yaptıkları alıntıları okuyarak göz bebeklerinin durumunu merak etmişlerdir. Kitaplar ise biri erotik, biri romantik, diğeri ise sıradan konuluydu.
Yapılan araştırmada başlangıçta katılımcıların hepsinin göz bebeklerinin büyüdüğü görüldü. Daha sonra sadece erotik ve dram okuyan katılımcıların göz bebeklerinin büyük kaldığı, sıradan hikayeli konulu alıntıyı dinleyen katılımcıların ise göz bebeklerinin küçülmeye başladığı gözlemlendi.
Chicago Üniversitesi’nde bir grup psikolog duygularda ani değişiklikler olduğundaki göz bebeklerinin durumunu araştırmışlardır. Katılımcılara farklı duygular hissettirecek şekilde tasarlanmış farklı fotoğraflar göstermişlerdir.
Katılımcıların, çocuk istismarı, işkence veya şiddet içeren farklı görüntüler gördüklerinde göz bebeklerinin ilk başta büyüdüğü daha sonra ise bilinçsizce bu görüntüyü görmek istemediklerinden dolayı küçülmeye başladığı gözlenmiştir.
Psikolog Alex Chapman ise yaptığı bir araştırmada fiziksel acıya maruz kalan kişilerin göz bebeklerinin büyüdüğünü ortaya koymuştur.
Görüldüğü üzere göz bebekleri farklı durumlara bağlı olarak büyümekte ya da küçülmektedir. Göz bebeklerinin büyüklüğüne bakılarak kişilerin içindeki bulundukları ruhsal ya da fiziksel durumlarla ilgili tespitler yapılabilmektedir.
Çok kolay olmasa da sizler de karşınızdaki kişinin göz bebeklerine bakarak yaşadığı durumlarla ilgili ip uçları yakalayabilirsiniz.