Göbeklitepe Nedir? Nerededir?
Göbeklitepe, günümüze ulaşan dünyanın en eski tapınağı olarak bilinir. Şanlıurfa’da bulunan Göbeklitepe, UNESCO Dünya Mirası geçici listesinde bulunurken, Bahreyn’nin başkenti Manama’da yapılan toplantıda alınan kararla kalıcı listeye alınmıştır.
Gökbeklitepe arkeolojik alanı, Yukarı Mezopotamya bulunur. Tarihin en eski megalitik yapı grubu olduğu ve tarihinin günümüzden 12 bin yıl öncesine kadar uzandığı söylenir. Şanlıurfa’ya 18 kilometre uzaklıkta Örencik Mahallesi’nde bulunan arkeolojik site üzerinde yapılan çalışmalar çok şaşırtıcı sonuçlar ortaya çıkarmıştır.
Göbeklitepe’deki bu tapınak ilk kez 1963 yılında İstanbul ve Chicago üniversitelerinden araştırmacıların yaptıkları yüzey çalışmaları sırasında ortaya çıkmıştır. Bu alanında yapılan çalışmalar ise yaklaşık 50 yıldan fazla süredir devam etmektedir.
İlginizi çekebilir: Türkiye’nin UNESCO Dünya Mirası Listesindeki 18 Mirası
1995 yılında alman arkeolog Prof. Klaus Schmidt tarafından başlatılan ve Şanlıurfa müzesi tarafından ortaklaşa yürütülen çalışmalar ile Alman Arkeoloji Enstitüsü’nün de desteğiyle başlayan kazılar sonucu elde edilen verilere göre bu yapılar yerleşim amaçlı kullanılmamışlardır.
Şimdiye kadar sadece 6 tanesi gün yüzüne çıkarılabilmiş olan fakat toplamda 20 adet olduğu söylenen üstü açık bu yapıların dini amaçlı olarak yapılmış olduğu biliniyor. Yani bu yapılar dünyanın ilk tapınakları olarak kabul ediliyor.
Göbeklitepe’de bulunan ve 20 adet olduğu söylenen üzeri açık olan yapıların ortak özelliği ise T biçiminde sütunlarla çevrilmiş olmalarıdır. Tapınakların merkezinde ise yine T biçiminde karşılıklı 2 sütun yer almaktadır.
Boyları 3-6 metre arasında değişen sütunların stilize edilmiş insan tasvirleri olduğu düşünülüyor. Bunun sebebi ise sütunlarda görülen el ve kol tasvirleridir. Aynı zamanda sütunlar üzerinde hayvan tasvirleri ve soyut semboller de yer almaktadır.
En çok görülen hayvan tasvirleri ise boğa, yaban domuzu, turna, tilki, yılan ve yaban ördekleridir. En önemlisi ise T biçimdeki sütunun yanından aşağı doğru iner gibi görünen aslan tasviridir.
Göbeklitepe’nin binlerce yıl öncesinden günümüze kadar geçen sürede nasıl bu denli korunmuş olduğu da ayrı bir merak konusudur. Yapıldığı yıldan bin yıl sonra onlarca ton toprak ve çakmaktaşıyla gömülen Göbeklitepe’nin neden gömüldüğü ise merak edilen diğer bir konu.
Stilize edilmiş insan tasvirleri olduğu tahmin edilen T biçimindeki sütunların ağırlıkları ise 40 ile 60 ton arasında değişiyor. İlkel el aletlerinden başka araç ve gerecin olmadığı böyle bir dönemde bu kadar ağır sütunların nasıl yapılıp dikildiği ise gizemini korumakta.
Yerleşim ve tarım gibi kavramların çok uzak olduğu bu dönemde bu yapıların kimler tarafından ve nasıl tasarlandığı da henüz cevaplanamayan sorular arasında. Her geçen yıl yapılan kazılar ve bulunan sonuçlar ile insanlık tarihi biraz daha aydınlanacak ve kim bilir belki de yeniden yazılacaktır.
Göbeklitepe ile ilgili Videolar