Yeni fikirler üretmenin zorluğundan mı yoksa popüler kültür bunu gerektirdiği için mi bilinmez ama son yıllarda roman uyarlaması filmlerin sayısı oldukça artmaya başladı. Bazıları kitabın kendisinden daha büyük ilgi görürken, bazıları ise birçok açıdan okuyucuyu kitabın yarısı kadar bile tatmin edemedi.
Elbette kitap uyarlaması olan ve milyonlarca kişi tarafından beğenilen filmlerin de sayısı yabana atılmayacak kadar fazla. Özellikle bu sayede kitap okuma oranlarının da bir nebze arttığı düşünülürse, popülaritesi artan bu yöntem sinema sektöründe uzun bir süre daha kullanılacak gibi görünüyor.
İşte merak edenler ve ne izlesem diyenler için roman uyarlaması olan en iyi 7 film
İngiliz Hasta (1996)
İkinci Dünya Savaşı sırasında bir uçak kazası geçiren Lazslo Almays’ın vücudunun çeşitli bölgelerinde yanıklar oluşur ve yatağa düşer. Kendini manastırda bulan ve geçmişini hatırlamaya çalışan Almays’a bakan kişi ise Hanna adında bir hemşiredir.
Kefaret (2007)
Romantizm ve dram unsurlarının iç içe geçtiği filmde bir yanlış anlaşılma üzerinden üç insanın yıllar boyunca yaşadıkları trajik durumlar ve ödedikleri kefaretler anlatılır. 13 yaşındaki Briony, ablası ve malikane hizmetlisinin oğlunu birbirine oldukça yakın bir şekilde görür. Sonrasında ise gördüklerini çocuk aklıyla farklı bir şekilde yansıtarak, olayların geri dönüşü olmayan bir yere doğru gitmesine sebep olur.
Sürücü (2012)
Aksiyon dozu bol olan filmin baş karakteri sürücülükteki hünerlerini gece katıldığı soygunlarda da gösteren bir hollywood dublörüdür. İkili bir hayat yaşayan sürücü, bir süre sonra kendisini en tehlikeli adamların hedefi haline getirecek bir olaya karışır. Üstelik bu sefer yalnızca kendinin değil, başkalarının da hayatı tehlikededir.
Son Ültimatom (2007)
Zeki ve gelişmiş savaş yeteneklerine sahip olan ajan Bourne, farkında olmasa da devletin yürüttüğü gizli bir deneyin kobayıdır. Kaybettiği hafızasını geri getirmeye ve geçmişi hakkında bilgi sahibi olmaya çalışan ajan, bu süreçte kendisini tekrardan ele geçirmeye çalışan deney sahiplerinden kurtulmaya çalışır.
Zindan Adası (2010)
Bir başyapıt olarak adlandırılan ve büyük beğeni toplayan filmde iki ajan bir hastanın kaybolduğu akıl hastanesi olan Shutter Adası’na gider. Olayı çözmeye çalışırken birçok garip durum ile karşılaşan ajanlar, zamanlar gerçek ile rüya olgusunu ayırt edemez bir duruma gelir.
Transpoitting (1996)
Bu yıl ikincisinin gösterime girdiği Transpoitting filminde uyuşturucu müptelası olan Renton ve ondan çok da farklı olmayan arkadaşlarının yaşadıkları anlatılır.
Bir Rüya İçin Ağıt (2000)
Kült yapımlar arasında yer alan filmde, uyuşturucu bağımlısı bir genç ile televizyon bağımlısı annesi arasındaki ilişki anlatılır. Zamanla bağımlılıkları yüzünden anne ile oğul birbirinden uzaklaşır. Bu sırada anne, bağımlısı olduğu yarışmaya katılmak ister ve o çok beğendiği elbiseye girebilmenin çaresini zayıflama haplarında bulur…
