Ringelmann Etkisi (Sosyal Tembellik) Nedir?
Ringelmann etkisi, ya da bir diğer adı ile sosyal tembellik, bir işi yapan kişi sayısının artmasıyla birlikte oluşan bir performans düşüklüğü durumudur. Örneğin, bireysel çalışma ile %100 performans sergilerken, kişi sayısı arttıkça bu oran %80’lere hatta bazı durumlarda %50’nin altına dahi düşebilir. Bu etki 1861 ve 1931 yılları arasında yaşamış olan Fransız ziraat mühendisi Maximilien Ringelmann tarafından keşfedilmiştir.
Maximilien Ringelmann’ın yaptığı araştırmalar, gruptaki kişi sayısı ile kişisel katkıları arasında ters yönde bir orantı olduğunu göstermektedir. Yani kişi sayısı arttıkça fayda düşer. Hayvanlar ve insanlar üzerinde gerçekleştirdiği deneylerde, grup halinde yapılan çalışmaların bireysel performansı düşürdüğünü tespit etmiştir. Yeni bir kişinin gruba katılmasıyla birlikte grup performansının düştüğünü de gözlemlemiştir.
Ringelmann’ın En Bilinen Deneyi: Halat Çekme Deneyi
Ringelmann tarafından gerçekleştirilen deneylerden en ünlüsü halat çekme deneyidir. Deneyde, halatın ucuna bağlanan bir dinamometre kullanılarak halata harcanan kuvvet ölçülür. İlk olarak, bir kişinin halatı çekmesiyle dinamometre 100 birim kuvvet gösterir.
Daha sonra bir kişi daha eklenir ve toplam güç 200 birim olması beklenirken, bu değer 180 birime düşer. Dört kişi ile yapılan çekmede ise 400 birim yerine 300 birimlik bir kuvvet uygulanır. Son olarak sekiz kişi ile yapılan çekmede ise, 800 birim yerine 8 kişi 400 birimlik bir kuvvet uygular. Bu nedenle, her bir kişinin performansı %50 oranında azalır. Ringelmann, bu deney sonuçlarını kaydedip gözlemlerini paylaşarak adıyla özdeşleşen sosyal tembellik etkisini keşfetmiştir.
Grup çalışmalarında bireysel performansın düştüğü düşünülse de, ekip halinde çalışan alışkın bireylerden oluşan bir grup için bireysel performans düşüşü çok da belirgin değildir. Ekipteki her bir kişi ekip çalışmasına uygunsa, işlerini yüksek bir performansla tamamlarlar. Bu nedenle, genellikle şirketler, ekip çalışmasına uygun kişileri tercih ederler.
Ringelmann Etkisi Nedenleri Nelerdir? Sosyal Tembellik Neden Olur?
Ringelmann’a göre, grup içindeki kişi sayısı arttıkça herkes, bir görevi yerine getirmek için ekip arkadaşlarına güvenme eğilimindedir. Grup üyeleri kendilerinin maksimum düzeyde katkı sağladıklarını düşünse bile, farkında olmadan tam performans sergilemedikleri görülür.
Örneğin, bir ekip ile çalışıyorsunuz. Size 20 sayfalık bir rapor hazırlama görevi verildi. Siz bu görevi tam performans ile yerine getirdiğinizi düşünseniz de, 100 sayfalık raporun içindeki sadece 20 sayfa sizin sorumluluğunuzda olduğu için kendi hatalarınızın fark edilmemesi ya da kötü bir iş çıkarılması durumunda diğer grup üyelerinin de sorumlu tutulacağını düşünerek çalışmanızın tam performans olmasına engel olabilirsiniz. Ayrıca, diğer ekip arkadaşlarınızın da iyi iş çıkaracağına güvenerek kendi kısmınıza yeterince özen göstermeyebilirsiniz. Eğer diğer kişiler de sizin gibi davranırsa, genel performans düşer ve grup potansiyeli tam olarak kullanılamaz.
Çok iyi bir patron olabilirsiniz. Çalışanlarınız alanında en iyi kişilerden oluşabilir. Ancak, eğer bu ekibi iyi bir şekilde koordine edemez ve potansiyellerini kullanamazsanız, daha az kaliteli ama iyi koordine edilmiş bir ekip sizden daha iyi bir performans sergileyebilir.
Ringelmann Etkisini Azaltmak İçin Neler Yapmalıyız?
Sosyal tembelliğin bir gerçek olduğunu kabul ederek, bu sorunu nasıl aşabileceğimize ya da etkisini nasıl azaltabileceğimize bakmamız gerekir. Öncelikle, ekip üyeleri işi yalnız yapıyorlarmış gibi düşünmeli ve olası sonuçlardan kendilerinin sorumlu tutulacağını bilmelidir. Bireysel ödül ve ceza yöntemi her zaman en etkili yöntemdir.
Her bir kişinin görevinin önemli olduğu ve bunun kişiye açıklanması ve benimsetilmesi gerekir. İş ne kadar zor olsa bile, grubun bunu başarabilecek kadar basit olduğuna dair inancı yerleştirilmelidir. Bu sayede her grup üyesi, işlerini daha iyi yapmak için kötü sonuçları düşünerek çalışacaktır.
Her ekip üyesi farklı bir alanda uzman olduğundan, verilecek görevler kişinin uzmanlık alanı ile ilgili olmalıdır. Hatta kişinin doğrudan iş tanımı ile ilgili görevler verilmesi daha uygun olacaktır. Yapılacak işin nedeni, hedefleri ve sonuçları grup üyelerine net bir şekilde açıklanmalıdır. Her kişinin yapacağı iş, ayrıntılı olarak kendisine anlatılmalıdır.