‘Paralel Evren’ denilince akla ilk gelen, muhtemel filmlerde gördüğümüz sahnelerden biridir. Biz şuan ki zamanda yaşıyoruz bizimle aynı zamanda fakat paralel bir evrende belkide 10 yıl öncesi yaşanıyor. Ya başka bir evrende farklı bir hayat yaşıyorsak?
Öyle ya paralel evren denilince böylesi sorularda aklımıza gelmez mi! Açıkçası benimde merak ettiğim konular arasındadır ‘Paralel Evren’. Birlikte bakalım gerçekte olan ile bildiklerimiz arasında nasıl farklar varmış.
Paralel Evren için belli başlı isimler verilmiştir. Bunların başında; ‘Çoklu Evren’ ya da ‘Alternatif Evrenler’ de gelir. Bizlerin de içerisinde yaşadığı yani bilinen evrenin genişliği 93 milyar ışık yılıdır. Fakat bilinenin ötesinde başka çoklu evrenlerin ufak bir kısmına karşılık gelir. İşte bu çoklu evrenler zaman, mekan, madde ayırt etmeksizin fiziksel farklılıkları kapsamaktadır.
Çoklu evrenler arasında bir bağıntı olduğu ve hepsinin matematiksel kurallardan oluşan bir bağıntının içerisinde yer aldığı düşünülür. Bütün çoklu evrenlerin ortak bir kökeni vardır. Bu çoklu yani paralel evrenlerin arasında ilişki olduğu açıklanan bilgiler arasındadır. Çoklu evrenler tezini ise Amerikalı matematikçi ve kuantumcu Hugh Everett ortaya atmıştır.
Yıl 1954’ü gösterdiğinde Princeton Üniversitesi’nde doktora öğrencisi olan Hugh Everett bu teoremin varlığını iddia ediyor ve belli başlı açıklamalarda bulunuyor. Daha çok terimsel açıklamalar içeren bu teorem için aslında Kuantum mekaniği (parçacık fiziği) hakkında bilgilerin bilinmesi gerekiyor. Kuantum araştırmaları (parçacık fiziği), atom çekirdeği yörüngesinde bulunan elektronlar aynı an ve zamanda birden fazla noktada gözlemliyor. Aynı anda birden fazla gözlenen bu elektronların yeri hesaplanabiliyorken tam olarak tespiti yapılamıyor. Buda Belirsizlik ilkesini ortaya çıkarıyor ki bu terimde Heisenberg tarafından söyleniyor.
Werner Heisenberg 1927 yılında bir elektronun yani parçacığın konumu tam ve doğru olarak aynı anda tespit edilemez deniyor. Buna da ‘Belirsizlik İlkesi’ deniliyor. Bu sonuç ölçüm yapan aletler tarafından hata yapıldığı anlamına gelmiyor ve böyle bir şey mümkün değil deniyor. Böylesi bir sonucun ancak doğanın kuantum içerisindeki dalgalanmasından kaynaklandığını söyler.
Bu sonuçlar ışığında ortaya çıkan ise farklı evrenlerin var olma ihtimalinin olduğudur. Şuan ki zamanı yaşarken çoklu evrenlerde geçmiş ve gelecek zamanların farklı varyasyonları yaşanıyor olabilir. Belki de yaşadığımız evrenlerin dışında insanlık yok ya da herşeyin başlangıcı yeniden yaşanıyor…
