Meniere Hastalığı Nedir? Belirtileri ve Tedavi Yöntemleri Neler?
Prosper Menière isimli Fransız doktor tarafından keşfedilen “Meniere hastalığı” genellikle 40 – 60 yaş arasındaki kadınlarda görülür. İç kulakta meydana gelen basıncın denge organlarını etkilemesi ile meydana gelen bu rahatsızlığın ortaya çıkış sebebi ve tedavisi bilinmemektedir. Bu yazımızda Meniere hastalığı nedir? Belirtileri nelerdir ve tedavisi nasıldır konularına değineceğiz.
Meniere Hastalığı Nedir?
Ortaya çıkış nedenleri halen tartışılmakta olan Meniere hastalığı, iç kulakta meydana gelir. İç kulağın denge bölümünde perilenfatik sıvı bulunur. Perilenfatik sıvının aşırı üretilmesi Meniere hastalığına neden olur. Sıvının artışına ne gibi olayların sebep olduğu bilinmez. Bazı uzmanlara göre; alerji ya da enfeksiyon sıvının aşırı üretimini tetiklemektedir.
Meniere Hastalığı Belirtileri Nelerdir?
- Meniere hastalığı tek taraflı işitme kaybına neden olur. Bunun yanı sıra; hastalığa vertigo atakları eşlik eder. Vertigonun şiddeti değişiklik gösterir. Bazı durumlarda ise; mide bulantısına ve şiddetli baş dönmesine yol açar. Hastalar en çok vertigonun şiddetinden kaynaklı şikayetçidir.
- Kişi, kalın sesleri duymada sıkıntı çeker.
- İşitme kaybı zamanla daha da ilerler.
- Kulakta basınç hissi meydana gelir.
- Hastaların tenleri solgun görünür.
- Birçok hasta aşırı terlemekten şikayetçidir.
- Hastalar atak geçirir. 10 – 20 dakika süren bu ataklar bazen uzun da sürebilir.
- Hastaların gözlerinde titreme saptanır.
- Depresyon ve anksiyete meydana gelir.
- Belirtilerin sıklığı ya da şiddeti zaman zaman değişiklik gösterebilir.
Meniere Hastalığı Nedir? Tedavisi Nasıldır?
Meniere hastalığının teşhisini koymak için bir Kulak Burun Boğaz doktoruna görünmek gerekir. Doktor hastanın durumunu, atakların seviyesini ve hastalığın ne zamandan beri görüldüğünü sorar. Doktor özel ekipmanlar yardımı ile teşhis koymak üzere incelemede bulunur. Hastaya işitme testi yapılır. Hastalığın kulağındaki basıncı ölçmek ve tanıyı doğrulamak için “Elektrokokleografi” isimli aletten faydalanılır.
Hastalığın tanısı konulduktan sonra tedavi yöntemi üzerine çalışmalara başlanır. Ancak hastalığın kesin bir tedavisi yoktur. Hastalığın nedeninin bilinmemesi tedaviyi de zorlaştırır. Tedavi edilirken amaç hastalığın ağırlaşmasını engellemek ve belirtilerini asgari seviyeye indirmektir. Eğer hastada bulantı ve baş dönmesi varsa ilaç yöntemine başvurulur.
Genel olarak hastalık ilaç tedavisi ile minimum seviyeye iner. Vertigo atakları genellikle 1 sene içinde biter. Hatta birçok hasta atakların tamamen ortadan kalktığını söylemektedir. Hastalığın bedensel etkileri kadar psikolojik etkilerinin de tedavi edilmesi gerekir. Bu doğrultuda hastaya psikolojik destek verilir.
Aynı zamanda hastalık işitme kayına sebep olduysa işitme cihazı ile kontrol altına alınmaya çalışılır. Eğer işitme kaybı kontrol altına alınmazsa daha ileri seviyeye giderek hastanın duymakta daha da zorlanmasına yol açar. Hasta, sesleri duyabilmek için başını eğmeye ve eli ile kulağına destek olmaya başlar.