Arap Baharı Nedir? Nedenleri ve Sonuçları Nelerdir?
Arap Baharı, 2010 yılında başlayan ve Arap dünyasında gerçekleşen bir dizi hükümet karşıtı protesto, ayaklanma ve silahlı isyanlar serisini ifade etmektedir. Bu tarihi dönem, Tunus kökenli seyyar satıcı Muhammed Buazizi’nin dramatik ölümüyle tetiklenmiştir. 17 Aralık 2010 günü Sidi Bouzid Valiliği önünde polisin, meyve ve sebze tezgahına el koyma girişimini protesto etmek amacıyla kendini ateşe vererek intihar etmiştir.
Buazizi’nin çaresizlik içindeki bu çırpınışı, binlerce insanın ayaklanma için gerekli tetikleyici olayı tetiklemiştir. Ortadoğu’da yaşayan yüz binlerce insan, diktatöryal rejimlere ve yaşadıkları sefaletsizliğe karşı 15 Şubat 2011’de ayaklanmaya başlamışlardır. Mısır, Libya, Suriye, Bahreyn, Yemen, Cezayir, Ürdün gibi birçok ülkede isyanlar ardı ardına patlak verdi.
Bununla birlikte, Suudi Arabistan, Moritanya, Umman, Irak, Lübnan, Ürdün ve Fas gibi diğer Arap ülkeleri de Arap Baharı’nın etkilerini hissetti. İlginç bir şekilde, Arnavutluk, Ermenistan ve İran gibi Arap Baharı’nın etkisiyle küçük ölçekli ayaklanmalar yaşadı, ancak hükümetler bu hareketleri zamanında bastırmayı başardılar.
Ancak, Arap Baharı sadece Tunus ve Mısır’da beklenen sonuçları elde etti. Bu isyanlar sonucunda diktatörlük rejimleri sona erdi. Mısır’da 30 yıl boyunca Başbakanlık koltuğunda oturan Hüsnü Mübarek ve 23 yıl boyunca Tunus Devlet Başkanlığı yapan Zeynel Abidin Bin Ali, görevden alındılar. Arap Baharı’nın sona erme nedeni ise Libya İç Savaşı’nda yaşandı. Sirte’nin Kaddafi güçlerinden alınması ve devrik Libya lideri diktatör Muammer Kaddafi‘nin idam edilmesi oldu.
Arap Baharı Hangi Ülkede Yaşanmıştır?
Arap baharı, ilk olarak Tunus’ta seyyar satıcı Muhammed Buazizi’nin kendini yakarak intihar etmesi ile başladı ve daha sonra aşağıdaki Arap ülkelerine de yayıldı;
- Bahreyn
- Cibuti
- Batı Sahra
- Kuveyt
- İran
- Libya
- Irak
- Fas
- Mısır
- Yemen
- Suudi Arabistan
- Suriye
- Moritanya
- Lübnan
- Tunus
- Cezayir
- Ürdün
- Sudan
- Umman
Arap Baharı Nedenleri ve Sonuçları Nelerdir?
Arap baharının temel nedenleri arasında, halkın yoksullaşması, artan işsizlik, yüksek enflasyon, hayat pahalılığı, yaşam koşullarının zorluğu ve düşünce ile ifade özgürlüğünün kısıtlanması gibi etkenler yer almaktadır. Diktatörlük rejimlerinin zalim ve baskıcı yaklaşımı, ekonomik zorluklarla mücadele eden halkların bir tepki vermek zorunda kaldığı bir çığlık halini almıştır.
Arap Baharının başlıca amaçları arasında ise sosyal adaletin tesis edilmesi, demokratik bir yönetim modeline geçiş ve daha iyi yaşam koşullarının sağlanması bulunmaktadır. Ancak, bu hedefler doğrultusunda Arap Baharı, tam anlamıyla başarılı bir hareket olarak kabul edilemez. Kuzey Afrika ve Orta Doğu ülkelerinde hala istikrarsızlık ve belirsizlik devam etmektedir.
Suriye’de başlayan Arap Baharı, demokrasi ateşini yakarken, büyük bir yıkıma ve bir dizi soruna yol açtı. Suriye ve diğer Arap ülkelerinde hala insan hakları ihlalleri devam etmektedir. İç savaş, özellikle Suriye, Libya ve Yemen gibi ülkelerde yoğun bir şekilde devam etmektedir. Silahlı çatışmalar sırasında yüz binlerce insanın hayatını kaybettiği trajediler yaşandı, bu kayıplar arasında birçok çocuk da bulunmaktadır. Suriye iç savaşı, 21. yüzyılın en büyük mülteci krizine neden oldu. Bu kriz, Türkiye dahil çevre ülkeler için ekonomik bir yük ve ülkemiz için siyasi anlamda bir tehdit oluşturduğu bir bölgeye dönüştü.
Ek olarak, Libya Kaddafi rejiminden kurtuldu. Tunus ve Mısır ise çeşitli sorunların kaynağı olarak gördükleri diktatörleri devirdi. Ancak, tüm bu gelişmelere rağmen Tunus, Mısır, Libya ve diğer Arap ülkeleri hala istedikleri istikrar ve huzura ulaşamamışlardır.
Arap Baharı Etkileri Nelerdir?
Arap Baharının küresel etkisi, Büyük Arap Baharı ya da Genişlemiş Arap Baharı olarak adlandırılabilir. 2010 yılında Tunus’ta başlayan olayların ardından tüm Arap dünyasına yayılan Arap Baharı, Arap olmayan ülkeler ve dünya genelindeki ülkeler üzerindeki siyasi ve toplumsal etkisini sürdürmektedir.
Arap Baharı; Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Yakın Doğu bölgelerini derinden etkileyen bir dönemi simgeliyor. Ancak bu olaylar diğer ülkelerdeki halkları da benzer eylemlere ilham vererek harekete geçirdi. Birçok ülkede, bu bahardan ilham alan halklar, mevcut yönetimleri protesto etmek amacıyla sokaklara çıktı. Bu sonuçta Arap Baharı’nın etkisini sınırları aşarak Avrupa, Kuzey Amerika, Güney Amerika, Afrika ve Asya kıtalarına kadar yaydı.
Arap Baharının etkisi, diğer ülkelerdeki mevcut protestolarla birleşerek, toplumsal ve siyasi olarak küresel bir ölçekte hissedilen bir etki yarattı.