Sperm Sayısı Kaç Olmalı?

Biyolojik faktörler söz konusu olduğunda, “normal” kavramı her zaman için tam anlamıyla açıklanabilir bir durum değildir. Tüm insan bedenleri, işleyiş biçimleri birbirinden farklıdır ve yapılan çıkarımlar genel sayıyı ifade etmektedir. Sperm sayısı hakkında da oluşturulmuş olan veriler bu şekilde meydana gelmiştir. Sperm sayısı, doğurganlık üzerinde çok etkili olan bir faktördür. Ancak “normal” olgusunun altında olan bir erkeğin kesinlikle kısır olduğunu söylemek yanıltıcıdır. Bu nedenle gerekli tetkikler ve incelemeler en hassas şekilde yapılmalıdır.

Sperm sayısı nasıl ölçülür?

Spermler, semen analizi veya spermiogram adı verilen bir test aracılığı ile ölçümlenir. Bu analiz yalnızca spermin sayısını değil, sperme dair diğer parametreleri de gösterecektir. Yoğunluk, likefaksiyon, hacim, görünüm, renk, koku, motilite (hareketlilik), morfoloji, hasarlılık, fruktoz, pH, olgun sperm hücreleri, enfeksiyon, lökosit gibi sperme dair tüm özellikler yapılacak olan sperm analizinde belli olacaktır.

Semen analizi için, erkekten ejakülasyon yoluyla sperm örneği istenir. Spermin özelliklerini tam olarak görebilmek için en az 3, en fazla 5 gün süreyle cinsel perhiz önerilmektedir. Ayrıca hücrelerin canlılığın korunması için, verilen örnek en fazla 1 saat içerisinde tetkik yapılacak laboratuvara ulaştırılmalıdır.

Düşük sperm sayısı nedir?

Düşük sperm sayısı, aynı zamanda oligospermi olarak da adlandırılır. Genellikle bir erkeğin eşinin gebe kalması için daha fazla zamana ve bazı tıbbi yardıma ihtiyacı olabileceği anlamına gelmektedir. Oligospermi hafif düzeyde ise gebelik için aşılama; şiddetli ise muhtemelen tüp bebek tedavisi gerekli olacaktır.

Sperm sayısı, semenin her milimetresinde bulunan sperm sayısının ifade edilmesiyle belirtilir. Mililitrede 15 milyon spermin bulunması durumunda şiddetli oligospermi durumundan söz edilebilir. 15 ila 40 milyon arası olduğu durumlarda ise yine düşük sperm sayısı mevcuttur ancak, tedavi seçenekleri mümkün olmaktadır.

Normal sperm sayısı kaç olmalıdır?

Gebeliği sağlamak için uygun olan sperm sayısının 40 ile 80 milyon arasında olması beklenir. Bu kritere sahip bir erkek, genellikle tedavi gereksinimi olmadan bebek sahibi olabilmektedir. Sperm sayısında en üst rakamın 200 milyonun üzerine çıkabileceği de görülmektedir. Bu sayıdaki artış, gebelik şansı ile doğru orantılıdır.

Sperm hareketliliği kaç olmalı?

Sperm sayısı, doğurganlık üzerindeki tek faktör değildir. Eğer genel sperm kalitesi üst seviyelerde ise düşük bir spermle dahi gebeliğin oluşması mümkünken, yüksek sperm sayısına sahip olan fakat motilite ve morfoloji özellikleri yeterli olmayan erkeklerde kısırlık görülebilir.

Sperm hareketliliği de spermin önemli özelliklerinden biridir. Vajina içerisine aktarılan spermlerin hareketliliği yeterli olmadığı durumlara yumurta hücrelerine ulaşabilmeleri mümkün olmayacaktır. Semen analizi için verilen numunedeki spermlerin en az yarısı hareketli olmalıdır.

Sperm sayısı artar mı?

Sperm; fiziksel ve çevresel etkilerden çabuk etkilenen hücrelerdir. Eğer spermin oluşmasına engel ciddi bir rahatsızlık mevcut değilse, yaşam koşulları iyileştirilerek sperm sayısında artış sağlanabilir.

Sperm sayısı nasıl arttırılır?

Sigara içen erkeklerin, sigara içmeyenlere göre ejakülat başına %22 daha az spermi vardır. Sperm sayısının arttırılması için sigaradan uzak durulmalıdır.
Testislerin yüksek sıcaklığa maruz kalması sperm üretimini azaltır. Gevşek iç çamaşırları giymek, hamam ve saunadan kaçınmak, dizüstü bilgisayarı doğrudan kucakta tutmamak, uzun süre bisiklete binmekten kaçınmak gibi önlemler alınması faydalıdır.
Yağ oranı düşük; protein, tam tahıl ve sebze oranı yüksek olan diyet listeleri sperm sayısını ve kalitesini iyileştirecektir.
Alkolün sperm sayısı ve kalitesini düşürdüğü bilinmektedir.
Aşırı kilolu olan erkeklerin doğurganlığı önemli ölçüde zarar görecektir. İdeal kiloya ulaşmak, gebelik üzerindeki önemli etkenlerdir.
Bazı ilaçlar (antidepresanlar, kalsiyum kanal blokerleri ve anabolik steroidler dahil) doğurganlığı azaltabileceğinden; kullandığınız ilaçların doğurganlık üzerinde yan etkileri olup olmadığından emin olunmalıdır.
Besinlerden yeterli miktarda vitamin sağlayamayan erkeklerin mutlaka folik asit, çinko, E vitamini, ko-enzim Q10 ve selenyum takviyeleri almaları gerekebilir.
Cinsel ilişki sırasında kullanılan bazı kayganlaştırıcılar, sperm hareketini ve gebe kalma şansını azaltabilir.