Obeziteye Neden Olan Durumlar!

Obezite; boy ve kilo baz alınarak hesaplanan vücut kitle indeksinin, 30’un üzerinde olmasıyla belirlenen ve vücutta yoğun bir şekilde yağ birikimiyle baş gösteren, ciddi bir sağlık problemidir. Son yıllarda kadın-erkek, genç-yaşlı demeden pek çok kişide bu sağlık problemine sıkça rastlanıyor. Üstelik aşırı kilo, yalnızca estetik görünümü değil, hem fizyolojik hem de psikolojik sağlığımızı doğrudan, olumsuz yönde etkiliyor.

Sağlıklı zannedip rahatlıkla tükettiğimiz besinler ya da bambaşka diğer faktörler bu soruna zemin hazırlıyor. Tedavisi olan bir hastalık olsa da, süreç yıpratıcı ve meşakkatli olabiliyor. Kişilerin yaşam standartlarına sekte vuran ve üretime olan katkıyı da azaltan bu problemden korunmak, aslında mümkün..!

Peki vücudumuzdaki yağ oranının aşırı yükselmesini önlemek için neler yapılabilir, fazla kilo hangi hastalıkları beraberinde getirir ve bu duruma yol açan etmenler nelerdir? Tüm bu soruların cevapları için yazımızı okumaya devam edebilir, konuya ilişkin uzman videolarına ise son bölümden ulaşabilirsiniz.

Obezite Neden Olur?

Aşırı ve Yanlış Beslenme Alışkanlıkları: Özellikle şehir hayatının yoğun temposu arasında beslenme şeklimize gereken özeni gösteremediğimiz zamanlar çok oluyor. Aşırı yağlı gıdalar, hamur işleri ve fast-food ürünler sıkça tüketildiği takdirde, kısa sürede vücuttaki yağ oranı hızla yükseliyor.

Fiziksel Aktivitenin Yetersiz Olması: Masa başı işlerde çalışanlar ve teknolojik ilerlemelerin sonucunda pek çok işini tek tuşla halledenler için, oldukça hareketsiz bir hayat tarzından söz edebiliriz. İşleyen demir ışıldar sözünü hepimiz biliriz. Vücudun sağlıklı olması ve metabolizmanın yağ yakabilmesi için, hareketli olmak ilk kuraldır diyebiliriz.

Yaş, cinsiyet, eğitim düzeyi, sosyo-kültürel etmenler, gelir durumu: Elde olmayan bir takım nedenler de obeziteye yol açabilir. Kişinin yaşadığı çevre, eğitim düzeyi ve sosyo kültürel faktörler ile mali durumu da dolaylı olarak bu hastalığa ortam hazırlayabilir.

Hormonal ve Metabolik Nedenler: Vücudumuzun ana kumandası hormonlarımızdır. Sağlığımızın ve genel iyilik halimizin büyük bir bölümü hormonlarımıza bağlıdır. Ancak hormonal anlamda yaşanan dengesizlikler veya yetersizlikler, metabolizmanın çalışmasına ve yağ yakım gücüne direkt olarak etki edip, yağlanmayı arttırabilir. Bu kişiler, genellikle, diyet yapmasına rağmen kilo veremediğinden şikayetçidir.

Genetik geçişler ve psikolojik etmenler: İnsani ilişkiler ve sosyal hayatla ilgili yaşanan sorunlarda, depresyon, anksiyete gibi psikolojik kökenli hastalıklarda obezite ile karşılaşılma ihtimali çok daha yüksektir. Ayrıca hikayesinde veya ailesinden birinde obezite problemi olan kişilerin, genetik aktarım nedeniyle dikkatli olmaları gerekmektedir.

Çok Düşük Enerjili Diyet Yapmak: Vücut, aldığı enerji doğrultusunda yağ yakmak için çalışır. Ancak kalorisi çok düşük ve tek yönlü bir beslenme programının, uzun süre uygulanması halinde, metabolizma yavaşlar ve yağ birikimi olmaya başlar.

Kullanılan Bazı İlaçlar: Bir takım ilaçların prospektüslerinde de gördüğümüz üzre; iştah açıcı etkileri bulunabilir. Bu durumda kişilerde gece acıkmaları görülebilir. Özellikle antidepresan grubu ilaç kullananların, bu etkiye karşı daha kontrollü olmaları önerilmektedir.

Doğum Sayısının Artması ve doğum aralığının azalması: Kadınlarda üst üste yaşanan gebelikler ve doğumlar, kilo artışına neden olabilir ve zamanla bu kilolardan kurtulmak zorlaşabilir.

Obezite Hangi Hastalıklara Yakalanma İhtimalini Arttırır?

Yüksek kan basıncı (hipertansiyon)
Kandaki yağ oranının artması ve kolesterolün yükselmesi
Karaciğer yağlanması
Kalp-damar hastalıkları, damar sertliği ve pıhtılaşma bozuklukları
Diyabet (Tip 2 şeker hastalığı)
Eklem ağrıları ve eklem mekanizmalarında yaşanan problemler
Uyku apnesi
Kadınlarda adet düzensizlikleri, hormonal bozukluklar ve yumurtalıklarda kist oluşumu
Aşırı tüylü vücut yapısı
Erkek çocuk hastalarda penisin gömük olması
Bazı kanser türleri (özellikle hareket kısıtlılığına bağlı olarak)
Depresyon.

Obeziteden Korunmak İçin Neler Yapılmalıdır?

Öncelikle kesinlikle bir uzmandan yardım alınmalı ve kişiye uygun beslenme ile egzersiz programları belirlenmelidir.
Hazır, kapalı, pakete girmiş ve uzun ömürlü gıdalardan uzak durulmalıdır.
Şeker ve tuz alımı önemli oranda kısıtlanmalıdır.
Kızartma yerine fırında pişirme tekniği tercih edilmelidir.
Su tüketimine özen gösterilmeli ve asla aksatılmamalıdır.
Yemekler hızlı yenmemeli ve sindirimin ağızda başladığı unutulmamalıdır.
Doymuş yağlar kesinlikle kullanılmamalı ve hakiki zeytin yağına ağırlık verilmelidir.
Tek tip beslenme şeklinden vazgeçilmeli ve tüm besin gruplarından, dengeli bir şekilde gıda almaya önem verilmelidir.
Sebze ve meyveler mevsiminde yenmeli, hormonlu besinlerden kaçınılmalıdır.
Alkol tüketimi bırakılmalı ya da oldukça sınırlı tutulmalıdır.