Yaşam

Mitolojik Hikayeleri Olan Çiçekler Nelerdir?

Kokularıyla, güzel görüntüleriyle doğamızı, evimizi yetiştiği her yeri güzelleştiren çiçeklerin kendileri gibi büyüleyici mitolojik hikayeleri olduğunu biliyor muydunuz? Çiçeklerin isimlerinin nereden geldiğine, mitolojik hikayelerden hangilerinin içerisinde yer aldıklarına gelin beraber şahit olalım…

1- Nergis Çiçeği (Narcissus)

Nergis Çiçeği yıllar boyunca dilden dile anlatılan ilginç bir hikayeye sahiptir. Narcissus Yunan mitolojisinin “gelmiş geçmiş en güzel ölümlü” şeklinde anılan bir genç oğlanın hikayesine ev sahipliği yapar. Bir zamanlar inanılmaz güzellikte bir genç oğlan varmış fakat bu oğlan lanetliymiş. Annesi oğlunu ‘kendine bakmaya çalışmazsan uzun sağlıklı bir ömür yaşayacaksın fakat aksini yaparsan sonuçları çok kötü olur’ şeklinde uyarmış. Ancak oğlan annesini dinlememiş ve bir gün gittiği nehir kenarında kendi yansımasına bakarak görüntüsüne hayran kalmış. Nehirde gördüğü yansımaya ulaşmaya çalışırken düşerek boğulmuş ve ölmüştür. Bu gencin öldüğü yerde muhteşem bir çiçek açmıştır. Tanrıların onun güzelliğini büyüleyici bir çiçeğe dönüştürdüğüne inanılır. Çiçeğin ismine de Narcissus -boynu bükük, yere bakan- denmiştir.

2- Ağlayan Gelin Çiçeği

2 685x420

Ters Lale adıyla da bilinen dünyanın en nadir bulunan çiçeklerinden biri olan Ağlayan Gelin çok özel bir çiçektir. Bu çiçek farklı kültürlerde farklı hikayelerle bilinmektedir. Ancak en yaygın olan hikayesi dini bir temele dayanır. Hristiyan inanışlarına göre Hz. İsa çarmıha gerilmeye giderken önünden geçtiği tüm çiçekler üzüntüyle boyunlarını eğmiştir. Tek bir çiçek boyun eğmemiş ve mağrurluğunu korumuştur. Fakat Hz. İsa’nın ona bakışından etkilenen çiçek, Hz. İsa Çarmıha gerildikten sonra üzüntü ve utançla boynunu eğer ve ağlar. Bu olaydan sonra ters lalenin adı Ağlayan Gelin olur. Hristiyan aleminde kutsal bir çiçektir. Diğer bir hikayesi ise geçmişte Hakkari Bölgesi’den yaşayan Asuri halkının her sabah göbeğinden su çıktığı için ‘Ağlayan lale’ ismini vermeleridir.

3- Sümbül Çiçeği

3 685x399 1

Sümbül çiçeğinin hikayesi de mitolojiye dayanmaktadır. Spartalı ve yakışıklı bir delikanlı olan Hyacinthus isminde bir genç vardır. Bu gence hem güneş tanrısı Apollon, hem de batı rüzgarının tanrısı Zefirus aşık olmuş. Hyacinthus için bir yarışma yapmaya karar vermişler. Disk atma yarışına giren tanrılar hakkında bu hikayenin sonu için iki farklı rivayet vardır. Birinci rivayet Apollon yarış esnasında yanlışlıkla Hyacinthus’u vurur ve genç oracıkta ölür. İkinci rivayet ise aşırı kıskanç olan Zefirus’un bir rüzgar çıkartarak Apollon’un atış yaptığı esnada diskinin gence isabet ettirmesidir. Her şekilde üzücü ve hüzünlü bir sonu olan Hyacinthus’un ismi bu çiçeğe verilmiştir.

4- Gül Çiçeği

Gül çiçeği büyüleyici güzelliğini mitolojik bir orman perisinden almaktadır. Yunan mitolojisine göre bir gün ormanda çiçek tanrıçası Chloris, ölü bir orman perisi bulur. Onu oracıkta hemen bir çiçeğe dönüştürür. Aşk tanrıçası Afrodit, bu çiçeğe büyüleyici bir güzellik verir. Dionysos ise mis gibi bir koku vermiştir. Ölü bir orman perisinden, çiçeklerin en büyüleyici olanına dönüşen çiçeğin ismine ise ‘Gül’ dendi.

5- Lale Çiçeği

5 685x428 1

Lale’nin hikayesi çok iyi bildiğimiz bir aşk hikayesinden gelir: Ferhat ile Şirin. Rivayetlere göre Şirin’in aşkından çöllere düşün Ferhat, keder içinde aşkı için döktüğü her gözyaşı kuma değdiğinde kan kırmızı bir çiçek oluşmaktadır. Bu çiçeğe Lale denmiştir. Yüzyıllar boyunca Anadolu’da baş tacı olan bir çiçek olmuştur. Osmanlı İmparatorluğu’nda bir dönem onun ismiyle anılmıştır.

Çiçeklerin Hikayeleri

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu